SON TV

AYM’nin skandal kararını analiz etti: Sizi vicdan mahkememde mahkum ediyorum

Anayasa Mahkemesi'nin 7 yıl sonra verdiği skandal kararı analiz eden Gazeteci-Yazar Hayrettin Şaşmaz çok önemli açıklamalarda bulundu.

AYM’nin skandal kararını analiz etti: Sizi vicdan mahkememde mahkum ediyorum

Anayasa Mahkemesi, 7 yıl önce Edirne’de Özgürlük ve Dayanışma Partisi binasında ‘Katil, hırsız AKP’ yazılı pankartı ile ilgili skandal bir karar imza attı. AYM, dönemin Başbakanı ve AK Parti’ye hakaret eden ÖDP’lilerin başvurusu üzerine yedi yıl sonra ‘katil’ ve ‘hırsız’ ifadesini ifade özgürlüğü kapsamında kabul etti. Bu konuyu ele alan Gazeteci-Yazar Hayrettin Şaşmaz çok çarpıcı analizlerde bulundu.

İŞTE GAZETECİ HAYRETTİN ŞAŞMAZ’IN O ANALİZİ

“AYM’den skandal karar! O ifadelere düşünce özgürlüğü dediler.

Anayasa Mahkemesi, Edirne’de Özgürlük ve Dayanışma Partisi binasında yedi yıl önce “Katil, hırsız AKP” yazılı pankartı açan, dönemin Başbakanı ve AK Parti’ye hakaret eden ÖDP’lilerin başvurusu üzerine yedi yıl sonra skandal bir karar verdi. Anayasa Mahkemesi, ‘katil’ ve ‘hırsız’ ifadesini ifade özgürlüğü kapsamında kabul etti”

Anayasa Mahkemesi’nden skandal karar!

Bu haber spot girişi.
Sabah Gazetesi Damla Kaya’nın haberde imzası var.

KorOnalı zor günlerde habercinin diğer toplumsal ve siyasal konuları görmüş olması takdire değer.

Anayasa Mahkemesi aldığı kararları sosyal medya adresinden kısa şekilde duyuruyor.

Bugün bu Damla Kaya’nın haberine konu olan kararın yanı sıra toplumun dikkatinden kaçan “7145 sayılı yasanın 22.maddesinin 3.cümlesini ” iptal kararı da var.

Bu üçüncü cümle önemli.
15 Temmuz hain Darbe Girişi mi sonrası OHAL kapsamında FETÖ ile “irtibat ve iltisakı” dolayısıyla kamu görevinden ihraçlar ile ilgili.

OHAL Komisyonu kamu; görevinden FETÖ iltisak ve irtibatı olduğu için KHK ile kamu görevinden ihraç edilen kişilerin başvurusundan bugüne kadar yaklaşık 90 bin dosya karara bağladı ve 9 bin civarında memurluğa geri iade ettiği geçtiğimiz günlerde basına yansımıştı.

22.maddenin 1. fıkrasının 3.cümlesi “müdür ve müdür yardımcısı olanlar bir önceki görevi esas alınarak atanır” kuralını getiriyordu.

Yani bir okulda müdür veya müdür yardımcısı olan bir öğretmen komisyondan iade alınca “öğretmen olarak göreve geri “dönüyordu.

Anayasa Mahkemesinin iki idare mahkemesinin başvurusu sonucu bu iptalinden sonra yüzlerce yönetici FETÖ iddiasıyla atıldığı görevine unvanlı olarak geri dönecek.
Veya öğretmen olarak dönenler eski görevini talep edecek.

Karar bir haksızlığı gidermek anlamında hukuki ama sosyal açıdan ağır, çalışma ortamı ve kamu görevindeki sadakat anlamında da çok farklı psikolojiyi tetikleyecek cinsten.

Bir okuldan müdür yardımcısı FETÖ’cü diye ihraç edilecek.
Aradan 4 yıl sonra yine yönetici olacak.

Bir düşünün bunu.
Hangimiz karar hukuki diye bakarız ki?
Hiç bir kimse bunu vicdani olarak kendine anlatamaz.
Ya bu kişi onca incelemeye rağmen hakkında hiç bir kanıt bulunamayan bir hain örgüt üyesi ise ne olacak?

Görevine iade edilenlerin bile millete sadakat acısından 5 yıl izlenmeliydi.
Karar verici makamlara getirmek kamu vicdanını yaralayabilir.

**

Damla Kaya haberindeki duruma gelince…
Bugün ben zaten fikrimi açıkladım.
AYM’ye sordum.
Ben bir köşe yazarı olarak ifade özgürlüğü saydığınız bu iki berbat kelimeyi bir başka partiye veya kişiye veyahut kuruma karşı kullansam suç olmuyor mu?

AK Parti’nin 21 milyon seçmeni var.
Bu seçmenlerin biride benim.
Oy verdiği partiye “Katil ve Hırsız” denmesini hangi insan vicdanı kabul eder.
Karar hukuk tekniği konusunda benim ilgi alanın değil.
Böyle bir eğitim olmadım.
Doğru yanlış tartışmam.
Ben sosyal ve siyasi yansımasına bakarım.
Bir seçmen olarak bu kararı kabul etmiyorum.
Saygı duymak öğretimin irfanından.

Ben vatandaşım.
Vicdanımı kanatmaya ve içimi acıtmaya yine Anayasal bir kurum olan başka bir kurumun bu hakkı olamaz.

Anayasaya erdemli sadakat şart ise bu aynı zamanda sadece vatandaşın değil; AYM’nin de görevidir.

Hiçbir kurum eleştirilmez değil.
Bu demokratik yaşamda bende bu eleştiri hakkını kullanarak diyorum ki;

Ey AYM sen bu tip kararlarla benim vicdanımı acıtamazsın.!
En büyük mahkeme insan vicdanıdır.
Ben de sizi vicdan mahkememde mahkum ediyorum.”