Şiddet mağduru kadının hakları
Geçtiğimiz hafta Hukuki Gündem’de “Kadına Şiddet” konusunun önemine değinilmiş ve hangi konularda yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğu sıralanmıştı. Bu haftaki yazıda ise Avukat Polat KÜÇÜK, şiddete maruz kalan kadınların izlemesi gereken hukuki yolları açıklayacak ve yapılması gerekenleri sıralayacak…
Kadınlar Gününe “Kadına Şiddet ve Zulmü” Lanetleyerek Girdik,
Gönül isterdi ki, bu güzel günü, ellerimizde çiçekler, dudaklarımızda güzel sözler ile tüm kadınlara armağan ederek geçirelim. Ancak olmadı, bu sene de elimizde kalem, gözlerimiz kıpkırmızı ve ıslak olarak; mağdur olan, vahşet ile infaz edilen kadınlarımızın yokluğu ve acıları ile girdik.
Geçen haftaki yazımda kadına şiddetin Terör Eylemi Ağırlığında olduğunu, Ceza yasaları ve tedbirlerin eksik ayrıca caydırıcı olmadığından etkisiz kaldığını belirtmiştim. Özellikle önleyici tedbir olarak meşruu müdafaa ve tutuklamanın önemine dikkat çekmeye çalıştım.
Bu hafta ise özellikle yoğun olarak karşılaştığım sorulardan yola çıkarak, mağdur kadınların sahip olduğu haklara değinmek istemekteyim. Temenniler bir yana, oluşan mağduriyet ve şiddet eylemlerini sonucu nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini, ne gibi hakların olduğunu açıklamaya çalışacağım…
İLK OLARAK KARAKOLA GİDİN,
Şiddet özellikle anlık gelişen bir eylemdir. Yapılan zulüm gelişini göstermeyebilir, haliyle mağdur kadının adliye mesai saatlerini bekleyerek, savcılığa suç duyurusunda bulunmaya zamanı olmayacaktır. Anlık gelişen tehdidi hemen bertaraf etmek için 155 Polis İmdat hattını arayarak güvenli bir alanda beklemeye çalışılmalıdır.
Kolluk Kuvvetleri intikal edecek ve mağdur kadını güvenli şekilde ifadesini alarak Kadın Sığınma Evlerine yerleştirecektir. Bu aşamada mağdur kadın muhakkak, barodan avukat talebinde bulunmalıdır ki, polis bu talep üzerine bunu sağlayacaktır (CMK’nın tanıdığı hak).
Uğranılan şiddet veyahut tehdit zabıt altına alınarak, 6284 Sayılı Yasa ile öncelikle geçici güvenlik tedbirleri, devamında ise Hakim nezdinde alınacak tedbirler ile koruyucu önlemlerin alınması sağlanacaktır. Tabi mağdur bayanların bu kadar ayrıntıyı bilemeyeceğinden, bulunduğu yer Baro Adli Yardım Birimlerine müracaat ederek, bir avukatın görevlendirilmesini isteyecekler.
ŞİDDETE UĞRAYAN KADIN HANGİ HAKLARDAN FAYDALANABİLİR
Şiddete uğrayan kadın özellikle, cezai, hukuki ve idari anlamda başvurabileceği bir çok hakkı vardır. Aşağıda kısacada değineceğim ana başlıklar ile nasıl başvuru yapılması gerektiğini de belirteceğim.
Cezai Müeyyide Anlamında Başvurulacak Yollar,
Şiddet, tehdit, cinsel istismar ve hürriyeti tahdit gibi kişinin yaşam haklarını tehlikeye sokan eylem ve girişimler, aynı zamanda Ceza Kanunumuzda suç teşkil etmektedir. Gerek Kolluk vazifesi yapan Polise gerekse Savcılığa başvurarak özellikle devamında gelebilecek riskleri önlemek amacı ile şiddet sahibi kişi hakkında güvenlik tedbiri alınması istenilmelidir. Sürecin devamında yaptığı eylem ile ceza yargılamasında bulunacak kişi, eylemlerini devam ettirmesi halinde hakkında tutuklama kararı verilmesi ihtimalini de kuvvetlendirir, bunun için mağduriyet anında polise başvurmak çok önemlidir.
İdari Müeyyide Anlamında Başvuru Yolları,
Mülki Amir (Yönetim birimlerindeki en yetkili devlet memuru. İlçelerde kaymakam, illerde validir), mağdur kadın ve varsa çocukları hakkında güvenli bir sığınma evi sağlamakta, maddi yardım, koruma tedbiri (polis nezaretinde hareket etme) ve hukuk ve sosyal yardımları sağlamakla vazifelidir.
Ekonomik imkânlar Bakanlık Bütçesinden karşılanacak olup, bu yardımı sağlamayan görevli suç işlemiş olacaktır. Yani mağdur bayan çekinmeden, hiçbir kaygısı olmadan bu yardımlardan yararlanmalıdır.
Kaldı ki müsait olmayan zamanlarda yukarıda değindiğimiz gibi bu önlemleri almaya kolluk amiri de yetkilidir.
Başvuru şekli için özel bir yol izlemek zorunda olunmayacak, devlet kurumuna başvuru halinde tüm bu yollar için kendisine hukuki yardım ve avukat sağlanacaktır.
Hukuk ve Hâkim Tarafından Uygulanan Müeyyideler,
Korunan kişi Hâkim kararı ile iş yerinin değiştirilmesi, ayrı kalacak bir yer belirleme, aile konutuna şerh koyarak evin satılmasını engelleme, mağdur kişinin kimlik bilgilerinin değiştirilmesi gibi önlemler ile hayatını risk alanından çıkaracaktır.
Verilecek karar ile hâkim, şiddet uygulayan kişinin mağdura yaklaşmasını yasaklayabilir, evlilik evini mağdur eşe tahsis edebilir, şiddet sahibi hakkında; mağdur kadın ve çocuklara karşı kişisel münasebetin kısıtlanması veyahut kaldırılmasını geçici olarak karar altına alabilir. Şiddet uygulayan eşin eğer silahı var ise muhakkak bu durum hâkime bildirilmelidir ki, silah devlet emanetine alınabilsin. Alınan tedbir ve önlemlere uymayan kişiler hakkında disiplin hapsi kararı uygulanmakta olup, karara rağmen tedbirlere uyulmaması durumunda Mahkemeye bildirilmelidir.
Bu İşlemler Ücretsizdir,
Tüm bu dava ve hukuk süreçleri için mağdurlardan hiçbir ücret alınmaz ve bu yardımlar devlet bütçesinden sağlanır. Açılan davalarda harç, avans gibi ücretler devlet hazinesine yükletilmektedir. Bu nedenle mağdur kişi dava açmakta ve avukat tutmakta endişelenmemeli ve gerekli işlemler için özellikle Baro Adli Yardım Bürolarına başvurmalıdır.
Sonuç olarak, şiddet bir suçtur ancak kadına şiddet kabul edilemez bir suç olarak görülmelidir. Devlet ve kurumları bu durumun ciddiyetine varmış durumdalar ve gerekli tedbirleri almaya çalışıyorlar. Biz de bireyler olarak elimizden gelen desteği sunmaya çalışmalıyız. Şahsım olarak bu konuda bir rapor hazırlamaktayım. Eksik gördüğüm tedbir ve yasal düzenlemelere ilişkin bir rapor olacak bu. Ve bitirdiğim zaman Baro ve Bakanlıklarla paylaşmayı düşünüyorum. Sizin de bu konuda destek ve önerilerinizi beklerim…