SON TV

UEFA kararları ve süreç

Türkiye’de 3 Temmuz 2011 günü şike soruşturması kapsamında başlayan sürecin sportif bakımdan en ağır kararı dün gece UEFA tarafından verildi.

Adli Mahkeme’nin şike soruşturmasında adı geçen başta Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım olmak üzere diğer kişiler için vermiş olduğu karardan sonra sportif bakımdan verilen kararda, UEFA Fenerbahçe’nin 2+1, Beşiktaş’ın ise 1 yıl Avrupa kupalarından men cezası almasına hükmetti. Bu şekilde sonuçlanan süreç sonrası hukuki olarak nasıl bir yol izlenecek.

UEFA’nın bu kararına karşı Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın 3 gün içinde tahkim yolunu kullanarak karara itiraz etme hakları olmasının yanı sıra itiraz sonuçsuz kalırsa bu kararı Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (Court of Arbitration for Sport – CAS/TAS)’ne taşıyarak kararı bozdurma hakları da mevcut. CAS’ın bir sonraki aşaması ise İsviçre Federal Mahkemesidir. Esasında CAS tarafından verilen kararlar bozdurulamaz, karara karşı temyiz yoluna gidilemez ancak Federal Mahkemede usul açısından bir inceleme yapılmaz sadece şekli bir inceleme yapılır ve şeklen eksiklik varsa kararı bozar, eksiklik görülmez ise kararı onar.

UEFA verdiği bu tip kararlarda maalesef ki bir tutarlılık göstermemektedir. 2006 yılında İtalya’da başlatılan şike soruşturması sonucunda Juventus, Milan, Lazio, Fiorentina’nın adı şikeye karışmış hepsinin puanlarına kendi ülke federasyonları tarafından puan silme cezası verilmiş 30 puanı silinmesine rağmen Milan’a men cezası vermemiş ve o Milan Şampiyonlar Liginde yer almış hatta o sezonuda Şampiyonlar Ligini kazanarak tamamlamıştı. Yine buna benzer bir olay 2003/2004 yılında Porto takımında yaşandı oynadığı maçlarda şike yaptığı tespit edilen hatta bu karara itiraz dahi etmeyen Porto kararın verildiği sezonun devamında men cezası almadan Şampiyonlar Ligine katıldı. Bir de 1993 yılının Marsilya’sı var; sezonun son haftası oynanan maç sonucunda ligini şampiyon tamamlayan Marsilya bu maçın birkaç gün sonrası Milan’ı yenerek Şampiyonlar Ligini de kazandı ancak yapılan incelemeler sonrası Fransa Liginin son haftası oynanan maçta şike yapıldığı gerekçesiyle soruşturma başlatıldı UEFA 93/94 sezonu için Marsilya’yı Avrupa Kupalarından men etti ve o sezonun ortasında Fransa Futbol Federasyonu tarafından 1. ligden 2. lige düşürüldü.

UEFA’nın Türkiye’ye karşı iyi gözle baktığını söylemekte güç, ellerine geçen her fırsatta benzer olaylarda diğer ülke ve takımlara vermedikleri cezaları ulusal takımımız ve kulüp takımlarımıza vermekte hiç sakınca görmediler, 2016 Avrupa Şampiyonası adaylığımız esnasında Platini’nin beyan etmiş olduğu sözlerde UEFA tarafından hoş görülmediğimizin göstergesidir.

Verilen bu kararda özellikle Fenerbahçe açısından bakınca Türkiye’de soruşturma başladıktan sonra gelen sezon olan 2011/2012 sezonunda herhangi bir UEFA kararı olmadığı halde TFF’nin kararıyla Avrupa kupalarına katılmadılar. Nasıl Ceza hukukunda tutuklulukta geçen süre mahkumiyete mahsup ediliyorsa, UEFA en azından o sezonu göz önüne alıp 2+1’in bir yılını mahsup edebilirdi diye düşünüyorum.

Beşiktaş’ın durumu da yukarıdaki örneklere bakınca Portodan bir farkı yok gibi görünüyor ancak UEFA’nın bakışı farklı olunca yapacak fazla bir şey kalmıyor geriye.

Çok doğal olarak iki kulübümüzde ilk olarak kararı UEFA tahkime götürüp itiraz edecektir. Ancak itiraz nasıl sonuçlanır, şu an pembe bir tablo çizmek zor, UEFA genelde kararını değiştirmiyor, hep birlikte bekleyip göreceğiz.