SON TV

Demokratiklesme paketinin sifreleri

Beklenen gün geldi ve Sayın Başbakan bugün demokratikleşme paketini açıkladı. Yaptığı açıklama sırasında değim yerinde ise bütün ülke nefeslerini tuttu. Hukuki Gündem olarak bu yazıda paketin içerisinde barındırdığı ayrıntılara değinileceğiz. Paketin ana başlıkları, yapılacak düzenlemeleri ve etkilerini sizlerle paylaşılacağız.

Demokratikleşme paketi toplamda 23 ana başlığı ve bu hususta yenilecek kanun ve yönetmelikleri içeriyor. Ağırlığına göre sıraladığımızda, Siyası Partiler Kanunu, Seçim Kanunu, Türk Ceza Kanunu, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, 2923 Sayılı Kanun, İl İdaresi Kanunu ve Kamuda Kılık Kıyafet Yönetmeliğinde yapılacak değişiklik ve düzenlemeleri içeren paketin ayrıntıları yazımın devamında sizlerle paylaşılacak.

BAŞBAKANA GÖRE DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİN GEREKSİNİM NEDENLERİ

Sayın Başbakanın konuşmasında ilk olarak değindiği konu bu paketin amacına yönelik nedenleri sıralamasıydı. Buna göre 11 yıllık iktidarlık sürecinde Anayasal ve Kanunlar düzeyinde sıralı olarak yapılan düzenlemelerin bir bütün olduğuna değindi. Reformların nihai halinin 2023 yılında tamamlanacağından bahsetti. Ve konuşmasının devamında ise bu paketin 2023 hedefinde en önemli virajını teşkil ettiğini vurguladı.

Sayın Başbakan, Türkiye Cumhuriyetinin gereksinimleri içerisinde başta temel hak ve özgürlükler konusunda milli benlik ve inanç özgürlükleri olmak üzere sıralanacak haklara ilişkin yasal reformlara ihtiyaç olduğuna değinmiş, milli egemenliğin gereği siyasi iradelerin kuvvetlendirilmesi hususunda siyasi partilere belli özlük hakların tanınması gerektiği vurgulanmıştır. Terörle mücadelede taviz verilmeden talep edilen hakların siyasi arenada savunulması gerekliliğinden yola çıkarak düzenlemelerin yapılması adına bu paketin önemine vurgu yapmıştır.

İddiaların aksine hazırlanan bu paketin kendi partilerinin belirlediği kriterlerden ibaret olmadığı, çalışmaları sırasında özellikle akil insanların hazırladığı raporlar ve Avrupa Birliği İlerleme Raporlarının önemli şekilde yol gösterdiğine vurgu yapmıştır. Özellikle etkin bir siyaset için etkin bir muhalefete ihtiyaç olunduğuna da atıf yapan Başbakan bu hususta paket içerisindeki özgürlükçü değişiklikleri işaret etmiştir. Peki bu paket neleri içermektedir?

1- SEÇİM SİSTEMİ TARTIŞMAYA AÇILMIŞTIR

Uzun yıllardır muhalefet tarafından da dile getirilen %10’luk baraj sistemi eleştirisi içerisinde hükümet üç farklı sistemi tartışmaya açmıştır. Buna göre istenirse aynı baraj sistemi üzerinden düzenleme devam edebilecekken, alternatif olarak da %5’lik daraltılmış seçim sistemi ya da barajsız dar bölge seçim sistemi uygulanabilecektir. Dar bölge seçim sistemi en basit anlatımı ile belli nüfus sayısına oranla bölünmüş bölgelerden birer milletvekili seçilmesi esasına dayanır. Buna göre en fazla oyu alan milletvekili adayı o bölgeden seçilecektir. Günümüz seçim sisteminde barajı aşmış partiler, alınacak milletvekili sayısı ve oy oranına göre milletvekili çıkarmaktadır. Yani bir ilden seçilecek milletvekilleri partilerin oy oranlarına göre dağıtılmaktadır.

Hükümetin seçimlik sunduğu diğer iki alternatifte ister %5 oran ile dar bölge seçimi yapılabilecek iken istenir ise bu %5’lik oran dahi uygulanmayabilecektir. Bu iki sistemde baraj ya düşürülecek ya da tümden kaldırılacaktır. Bu suretle katılımcı parti sistemi hayata geçirilmiş olabilecektir.

2- SİYASİ PARTİLERE DEVLET YARDIMI

Siyasi Partiler Kanununda yapılacak düzenleme ile devlet yardımı için gerekli olan %7’lik oy oranı %3’e düşürülecek ve yardım alacak parti sayısı arttırılacak. Bu suretle muhalefet partilerinin yapacakları çalışma ve harcamalarında devlet yardımı genişletilmiş olacaktır. İktidarın özellikle muhalefeti güçlendirme amacıyla pakete eklediği bu değişiklik uluslar arası demokrasiye olumlu hizmet etmesi hedeflenmiştir. Avrupa Birliği İlerleme Raporlarında sıkça değinilen azınlık ve muhalefet partilerine yönelik kısıtlayıcı hükümlerin azaltılması hususunda ciddi bir düzenleme olduğunu görmekteyiz.

3- SİYASİ PARTİLERİN TEŞKİLATLANMASINDA KOLAYLIK

Siyasi Partiler Kanununda yapılacak diğer bir düzenleme ile ilçe teşkilatlanması kolaylaştırılacak ve beldelere de teşkilat kurma zorunluluğu kaldırılacak. Bu düzenleme ile siyasi partilerin fuzuli masraf ve giderlerinin önüne geçilmek ve bu masrafların daha verimli şekilde kullanılmasını amaçlamak istenilmiştir.

4- SİYASİ PARTİLERDE EŞ GENEL BAŞKANLIK KURUMU KURULUYOR

Seçim Kanununda yapılacak düzenleme ile eş genel başkanlık imkanı tanınıyor. Buna göre bir siyasi partinin en fazla iki genel başkanı olabilecek. Ülkemizde bazı partilerce de kullanılan ancak hukuki zemini olmayan eşbaşkanlık yasal düzenleme sayesinde meşru hale gelecektir.

5- SİYASİ PARTİLERE ÜYELİK ENGELİ KALKIYOR

Siyasi Partiler Kanununda yapılacak düzenleme ile partilere üye olma engelleri kanundan çıkarılacak. Seçim hakkı olan her vatandaşın hür iradesinin olduğu gibi bir siyasi yolunun da olduğu gözetilerek bu kapsamda var olan kısıtlamaların önüne geçilmek isteniliyor.

6- FARKLI DİLLERDE SİYASİ PROPOGANDA YAPILABİLECEK

Siyasi Parti Kanununda yapılacak bir başka değişiklik ile siyasi propagandanın sadece resmi dilimiz olan Türkçe yapılması zorunluluğu kaldırılmaktadır. Özellikle kırsal kesimin de dahil olduğu ve ana dili nedeni ile daha iyi anladığı ve konuşabildiği sair diller ile partilerin propaganda yapabilmesi ve seçmene kendisini daha iyi anlatabileceği dili kullanabilmesinin hukuki zemini hazırlanmaktadır.

7- NEFRET SUÇLARINA İLİŞKİN CEZALAR ARTTIRILIYOR

Ceza Kanununda var olan suçların kişinin dili, ırkı, milliyeti, rengi, cinsiyeti, engelliliği, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini veya mezhebi nedeniyle işlenirse cezası ağırlaşacaktır. Özellikle günümüz dünyasında mezhepçilik olarak adlandırılan ve milli birliği bölme tehlikesi yaratan bu tehdidin önüne geçilmeye çalışılmış bir düzenleme olarak göze çarpmaktadır.

8- İNANÇ VE İBADETİ NEDENİ İLE İNSANLARI AYRIMCILIĞA TABİ TUTAN KİŞİLERE AĞIR CEZA GELİYOR

Anayasamızda da var olan İnanç Özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekilen bu konu özel önem taşıyor. Geçmişimizde “fişlenme” olarak da bilinen inancı ve inancının gereğini yerine getirmesi nedeniyle ayrımcılığa tabi tutulan kişilerin mağduriyetinin önüne geçilmesi amacını taşıyan bu düzenleme özellikle kamuda da uygulanmaya başlanılacak türban serbestliği nedeniyle oluşabilecek çatışma ve gerilimleri engelleme amacı taşımaktadır. Türban serbestliğinin devamında gelişmesi muhtemel reaksiyonların engellenmesi amaçlanmıştır.

9- AYRIMCILIKLA MÜCADELE VE EŞİTLİK KURULU KURULUYOR

Ayrımcılık yasasının ihlali halinde devreye girecek makamları harekete geçirecek olan bu kurul sayesinde, kamu makamları, ihlalleri sona erdirmek, sonuçlarını gidermek, tekrarlanmasını önlemek üzerine faaliyet yürütecektir.

10- İBADETİ ENGELLEMEK AYRICA SUÇ OLACAK

Dini inancın yerine getirilmesi nedeni ile ayrımcılığa tabi tutmanın suç olmasına ek olarak ibadeti de belli bir kasıt içinde engellemek suç kapsamına alınacaktır. Buna göre “cebir veya tehdit kullanarak, ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, bir kimsenin inanç, düşünce veya kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale edenlere, ya da bunları değiştirmeye zorlayanlara, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası” getiriliyor.
11- BELİRLİ HARFLERİN KULLANILMASINDAN DOLAYI UYGULANAN CEZALAR KALDIRILACAK
Buna göre Q, W, X harflerini kullanmak suç kapsamından fiilen çıkarıldı. Pratikte uygulanmayan bu kanun maddesi de artık suç olmaktan çıkarılmış olacak.
12- TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞLERİ KANUNU DEĞİŞİYOR
Yapılacak düzenleme ile açık yerlerde, güneşin batışından bir saat öncesine kadar sürebilen toplantılar, güneş batmadan dağılacak şekilde, kapalı yerlerde saat 23’e kadar süren toplantılar da, saat 24’e kadar yapılabilecek.
13- TOPLANTI VE YÜRÜYÜŞLERDE HÜKÜMET KOMİSERİ OLMAYACAK
Mevcut kanunda, Hükümet Komiseri tarafından üstlenen yükümlülükler, artık Düzenleme Kurulları tarafından yerine getirilecek. Dağıtılma kararını ancak kurul alabilecek. Toplantının amacının dışına çıktığı veya düzen içinde gerçekleşmesinin imkansız olduğunu gördüğü durumda, kurul durumu kolluk amirine bildirecek. Düzenleme Kurulu görevini yerine getirmediği taktirde, o mahallin en büyük mülki amiri, toplantıyla ilgili kararı verebilecek.
14- GÖSTERİ VE YÜRÜYÜŞLER HAKKINDAKİ KARAR SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI İLE BİRLİKTE ALINACAK
Buna göre, toplantı hakkındaki karar, yer ve güzergahı Mülki Amir tarafından ilgili Sivil Toplum Örgütlerinin görüşleri alınarak verecek.
15- ÖZEL OKULLARDA ANADİLDE EĞİTİM YAPILABİLECEK
2923 Sayılı Kanunda yapılacak düzenleme ile Bakanlar Kurulu tarafından tespit edilip, Milli Eğitim tarafından kontrolü yapılacak şekilde özel okullarda farklı dil ve lehçelerden eğitimin düzenlenmesi yapılmış olacak. Ancak müfredatta bulunan belli dersler yine Türkçe yapılmaya devam edilecek.
16- 1980 ÖNCESİ VAR OLAN KÖY İSİMLERİ İADE EDİLECEK
İl ve ilçe bazında 1980 öncesi isimlerin geri verilmesi hususu meclisçe incelenecek ancak köy isimleri İl İdare Kanunu kapsamında yapılacak düzenlemeler ile iade edilecek. Bu hususta değiştirilecek isimlerde İçişleri Bakanlığının onayı aranacak.
17- NEVŞEHİR ÜNİVERSİTESİ, HACI BEKTAŞİ VELİ ÜNİVERSİTESİ OLARAK DEĞİŞTİRİLECEK
Hacı Bektaşi Veli’nin kabrinin bulunduğu şehirdeki üniversiteye bu önemli zatın ismi verilecek
18- KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI HUSUSUNDA KANUN GELİYOR
İktidarından muhalefetine, tüm kurum ve kuruluşlar ile vatandaşa kadar en büyük sıkıntılarımızdan olan ve sürekli olarak böcek skandalları ile gündeme gelen bu konu hakkında ayrıca bir yasa çıkarılmak isteniliyor. Çıkarılacak kanuna göre kişisel verilerin edinimi ve paylaşılması yasaklanacak ve cezaya muhatap tutulacak.
19- YARDIM TOPLAMA TEKELDEN ÇIKARTILIYOR
Kurban, zekat ve her türlü yardımlara ilişkin Türk Hava Kurumuna ait toplama yetkisindeki sınır ve tekel kaldırılarak, kişilere bu konuda tercih hakkı sağlanacak.
20- KAMU KURUMLARINDA BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI KALDIRILIYOR
Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik de değişimden etkilenen yasal prosedürler arasında. Kadın ve erkekler için kılık kıyafet hususunda kısıtlayıcı hükümler kaldırılıyor. Yönetmeliğin 5’inci maddesinde değişiklik yapılarak, kadın çalışanların giyimleri üzerindeki sınırlamalar kaldırılıyor. Ancak resmi elbise giymek zorunda olan, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını, Emniyet mensuplarını, Yargıda Hakim ve Savcılar bunun dışında tutulacak.
21- İLKOKULLARDA UYGULANAN “ANDIMIZ” KALDIRILIYOR
Yapılacak yasal düzenlemeyle de “Andımız” uygulama dışına çıkartılıyor.
22- MANASTIR ARAZİLERİ AZINLIK VAKIFLARINA İADE EDİLİYOR
Mülkiyet hakkının gereği azınlık vakıflarına ait olan ancak geçmiş dönemlerde belli yasal düzenlemeler nedeni ile devlet tarafından el konulan arazi ve mülkler azınlıklara iade ediliyor.
23- ROMAN DİL VE KÜLTÜR ENSTİTÜSÜ KURULUYOR
2009 yılı Roman Çalıştayı sonrasında enstitü fikrinin ortaya çıkmasından sonra pakette kendisine yer bulan konulardan biride bu husus olmuştur.
SON SÖZ OLARAK; Paketin kapsamını değerlendirmiş olmak ile birlikte geçen yazımdaki muhtemel başlıkları karşılaştırdığımda birkaç konunun eksik kaldığı görülebilir. Özellikle Yargının tek çatı altına alınması ve Askeri Mahkemelerinde dahil olduğu bir üst yargı merkezinin kurulması, Alevilik gibi diğer mezheplerin de yer bulduğu ve diyanet tarafından da tanınan bir yapının inşası, İstinaf ve Bölge Mahkemelerinin arttırılarak Yargıtay ve Danıştay’ın iş yükünü azaltmak ve bu üst mahkemelerinin içtihat merkezi haline getirilmesi gibi konular paketin beklentileri arasında idi. Hükümet özellikle anayasal bir değişikliğe ihtiyat duymaksızın yapabileceği düzenlemeler üzerinde durmuş. Ancak bu pakete karşı muhalefetin de dahil olduğu bir çok makam yeni düzenlemeler hakkında Anayasa Mahkemesine iptali için başvuru yapabilir. Bu hususta başvuruların olması durumunda ayrı bir başlık altında ilgili maddelerin Anayasaya uygunluk konusuna da ayrıca değiniriz. Son olarak geçen yazımda da bahsettiğim okullarda açılması düşünülen ibadethaneler konusunda da iki kelam etmem gerek. Üstünde durduğum bu konu karşısında gerekli duyarlılığı göstererek pakete dahil edilmemesi doğru olmuş. Herkese Saygılar…