Üniversite hocaları niçin dinlenir?
Geçtiğimiz günlerde büyük bir tele kulak skandalı patlak verdi. Başsavcının açıklamasına göre 3 bine yakın önemli kişi, üstelik yasal yoldan dinlenmeye alınmıştı. Selam adında bir terör örgütü uydurulmuş, sonra da bu terör örgütüne üye olmaları iddiasıyla binlerce kişi dinlenmeye alınmıştı.
Dinlenenler arasında birbirine zıt görüşte iş adamları, aktivistler, gazeteci ve yazarlar mevcuttu.
Sadece İstanbul değil Türkiye’nin değişik yörelerinden insanlardı bunlar.
Benim dikkatimi İstanbul Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan hocalar çekti. Bu güzide bilim kurumunun seçkin hocaları niçin dinlensindi, terör örgütü ile ne ilgileri olabilirdi?
İsterseniz dinleme listesindeki hocalarımızın özelliklerinden bahsederek bu sorunun cevabını bulmaya çalışalım.
1- Prof. Dr. Adnan Yüksel: Bu hocamız Bezmialem Üniversitesi kurucu rektörü olan kıymetli bir bilim adamıdır. Oldukça çalışkandır, sempatiktir, gerçekten A Plus bir öğretim üyesidir.
Üç ayrı tıp dalında uzmanlığı mevcuttur. Halen İstanbul Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet’in başdanışmanıdır.
2- Prof. Dr. Nurkan Yağız: Bu hocamız İ.Ü. Rektörü Prof. Söylet’in ilk rektörlük dönemindeki yardımcısıdır. Üniversitenin yönetimi ile yakından ilgilidir. Sevilen ve çevresi olan bir hocadır.
YÖK üyeliği için adı geçmektedir.
3- Prof. Dr. Harun Cansız: Bir buçuk sene önceki İstanbul Üniversitesi rektörlük seçiminde şu anki rektör Prof. Yunus Söylet’e rakip olarak çıkmış, azımsanamayacak oy almış ve adı sayın
Cumhurbaşkanımızın önüne ikinci sırada gitmiştir. Kendisi tutulan bir kulak burun boğaz uzmanıdır. Aynı zamanda sosyal faaliyetlere, hayır işlerine tutkunluğu ile bilinmektedir.
Seveni, beğeneni çoktur.
4- Prof. Dr. İbrahim Keleş: Kardiyoloji hocasıdır. Öncü bilim adamıdır. İstanbul Üniversitesi’ndeki son rektörlük seçiminde rektörlüğe aday olmuş, aldığı oylarla Cumhurbaşkanımızın önüne giden üç kişi arasında yer almayı başarmıştır. Sosyal dernek ve faaliyetlerde oldukça aktiftir.
5- Prof. Dr. Bahaeddin Çolakoğlu: İstanbul Tıp Fakültesi’nde alerji hocasıdır. Üniversitenin rektörle birlikte Üniversiteler Arası Kurul’da (ÜAK) üyesidir. Sevilen, rağbet gören bilim adamı ve hekimdir. Yine YÖK üyeliği için adı geçmektedir.
6- Prof. Dr. Recep Güloğlu: İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi hocasıdır. Başhekimlik yapmıştır. Hekim Hakları Grubu’nun İstanbul Tabip Odası seçimlerinde başkan adayı olmuştur. Oldukça cevval, çalışkan bir insandır. Halen İstanbul Üniversitesi’nde rektör yardımcısıdır.
İstanbul Üniversitesi’nin şu anki rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet hocamızın bu ikinci ve son dönemidir.
Yaklaşık iki buçuk sene sonra yapılacak rektörlük seçimlerinde aday olamayacaktır.
Bu adlarını sıraladığımız terör örgütü üyesi yaftası ile telefonları dinlenen altı hocamız gerçekten
üniversitenin en önde gelen, rektörlüğe aday olabilecek isimleridir.
Aklımıza gelen şudur: İstanbul Üniversitesi gibi en eski ve köklü bir bilim yuvasında rektörlük seçimleri muhtemel adaylar dinlenmeye alınarak manüple edilmek istenilmektedir. Bu adayların olması engellenerek dinleyen zihniyet paralelinde bir kişi rektör yapılmak istenmektedir.
Herkesin, her hassas ve sorumlu kişilerin bu oyuna düşmemek için dikkatli ve uyanık olmaları şarttır.