SON TV

Kolay Yemek Tarifleri – Oktay Usta Yemek Tarifleri

Oktay Usta Yemek Tarifleri, Kolay Yemek Tarifleri, Oktay Usta Yemek Tarifleri, Bugün Ne Pişirsem, Pratik Yemek Tarifleri, iftara ne pişirsem, yemek tarifleri,

Kolay Yemek Tarifleri – Oktay Usta Yemek Tarifleri

Oktay Usta Yemek Tarifleri, Kolay Yemek Tarifleri, Oktay Usta Yemek Tarifleri, Bugün Ne Pişirsem, Pratik Yemek Tarifleri, iftara ne pişirsem, yemek tarifleri, Oktay Usta Yemek Tarifleri, Kolay Yemek Tarifleri, Bugün Ne Pişirsem, akşama ne yapsam, Pratik Yemek Tarifleri, iftara ne pişirsem, yemek tarifleri,

İftarda neler yemeliyiz?, İftarda ne yemeli?, İftarda neler yenmeli? vb. sorular sıkça soruluyor. Bugün ne pişirsem diye düşünen hanımlar için hazırladığımız pratik ve güzel yemek tarifleri ile günün iftar menüsüne vakit harcamadan karar vereceksiniz. İşte günün yemek tercihleri… Pratik Yemek Tarifleri, Bugün ne yemek pişirsem, Nefis Yemek Tarifleri, Kolay Yemek Tarifleri, İftara Ne Pişirsem, Yemek Tarifleri, Çorba Tarifleri ayrıntılar lütfen için tıklayınız.Nefis Yemek Tarifleri (Bugün Ne Pişirsem?) Ramazan Günün İftar Menüleri Ramazan ayında bayanların yorgun olduğu akşam saatlerinde Bugün ne pişirsem? İ

Sağlıklı iftar menüleri, sağlıklı iftar yemekleri en çok merak edilenler arasında. Ramazan ayı boyunca bayanlar kendilerine iftar menüleri arar. Fakat iftarda menüyü hazırlarken sağlıklı, besin değeri yüksek yiyecekler tercih etmek genelde göz ardı edilir. Sağlıksız iftar menüleri hem aşırı kilolara hem de uzun vadede sağlık problemlerine sebep olabilir. Konu ile ilgili yemek tarifleri her akşam Hür Haber’de. Beslenme Uzmanı Deniz Şafak’tan Sağlıklı İftar Menüsü:

Ezo gelin çorbası

İftarınızı hurma ve 1 bardak suyla açtıktan sonra, bir kâse ezo gelin çorbası içebilirsiniz. Bu çorbamız mercimekle hazırlandığından hem kan şekerinizin hemen yükselmesini önler, hem de tansiyonunuzun dengelenmesine yardımcı olur. Mercimek sizi daha uzun süre tok tutabilir. Hazırlayacağınız ezo gelin çorbasını benim hazırladığım şekilde pişirebilirsiniz. Tarifimiz ise;

Ezo gelin çorbası malzemeleri

· 1 su bardağı kırmızı mercimek

· 1 kahve fincanı bulgur

· Yarım kahve fincanı pirinç

· 1 adet orta boy kuru soğan

· 2 diş sarımsak

· 2-3 yemek kaşığı margarin

· 7 su bardağı su

· Yeterince tuz

Meyanesi için

· 2 yemek kaşığı un

· 1 yemek kaşığı domates salçası

· 1 tatlı kaşığı nane

· 1 tatlı kaşığı kırmızı pul biber

· 2 yemek kaşığı sıvı yağ

· 2 su bardağı su

Çorbamızın yapımı

Tencerenin içinde margarini kızdırın. İçine doğramış olduğunuz soğan ve sarımsağı koyarak pembeleşene kadar kavurun. Bulgur, pirinç ve mercimeği içine koyarak bir dakika kadar kavurun. Çorbanın tuzunu ve suyunu ilave ederek, ocakta kaynamaya bırakın. Başka bir tencerenin içinde sıvı yağı kızdırarak, unu kavurun. İçine baharatları ve 2 su bardağı sıcak suyu ilave edin ve topaklanmaması için iyice karıştırın. Diğer tenceredeki malzemeler yumuşayınca, bunları hazırlamış olduğunuz diğer tencerenin içine ilave edin. Bir taşım kadar kaynattıktan sonra, çorbanızı yağda kavurduğunuz kırmızıbiber ilavesiyle iftar sofranıza alabilirsiniz.

OKTAY USTA YEMEK TARİFLERİ İÇİN TIKLAYIN

Kahvaltılık malzemeler

İftar sofralarının vazgeçilmezi olan kahvaltılık ürünleri dilerseniz küçük pidelerin üzerine yerleştirebilirsiniz. Hazırlayacağınız tek lokmalık kahvaltılıklarda pidelerin üzerine peynir, domates, zeytin, fesleğen gibi hafif ürünler tercih edebilirsiniz.

Baklava yufkasında peynirli börek

İftar sofralarınızda bu tarifi kullanmanız hem sindirimin kolaylaşmasını sağlayacak, hem de ramazan süresince bağışıklık sisteminizin güçlenmesine yardımcı olacaktır. Ayrıca peynir sizi daha uzun süre tok tutacaktır. Böreğin yapımında baklavalık yufka kullanmamızın nedeni daha ince ve hafif olmasındandır. Böreğin yapımında kullanacağınız peynirin fazla yağlı olmamasına dikkat etmenizi öneririz. Şimdi tarifimizin yapımına başlayalım.

Malzemeler

· 8 adet baklava yufkası

· 7-8 yemek kaşığı ezilmiş beyaz peynir

· 7-8 dal maydanoz

· 1 kâse yağlı su

· Üzerine 1 yumurta sarısı ve susam

Yapılışı

İki tane baklava yufkasını üst üste koyarak, üzerine fırçayla yağlı sudan sürün. Bir kâsenin içinde karıştırdığınız beyaz peynir ve ince kıyılmış maydanozlu harçtan yufkaların üzerine biraz serpiştirin. Yufkaları geniş tarafından fazla sıkı olmayacak şekilde rulo yapın. Bunu dört parçaya bölün. Diğer yufkaları da aynı şekilde hazırlayın. Börekleri hafif yağlanmış olan fırın tepsisine dizin. Üzerlerine yumurta sarısını sürün ve biraz susam serpin. 180 derecede ısıttığınız fırında börekler kızarıncaya kadar 25-30 dakika pişirin.

Zeytinyağlı dolma

İftar sofralarının vazgeçilmezlerinden biri de zeytinyağlı tariflerdir. Bu yemeklerimizin hem hazmı kolay, hem de oldukça sağlıklı yemekler. İçinde sebze olan yemekleri tercih etmeniz gerekir. Bunların glisemik indeksi düşük olduğundan, sizi tok tutarlar ve kan şekeri seviyenizde ani yükselmelere neden olmazlar. Şimdi bu lezzetli tarifimizi hazırlayalım.

Malzemeler

· 15 adet dolmalık biber

· 1,5 su bardağı pirinç

· 1 adet büyük boy kuru soğan

· 1 çay bardağı zeytinyağı

· 2 yemek kaşığı çam fıstığı

· 2 yemek kaşığı kuş üzümü

· 1 çay kaşığı tarçın

· 1 çay kaşığı yenibahar

· 1 çay kaşığı karabiber

· Yeterince tuz

· 1 tatlı kaşığı toz şeker

· Dolmaların üzerine kapatmak için 1 adet domates

Dolmanın hazırlanışı

Bir tencerede zeytinyağının yarısıyla birlikte çam fıstıklarını kavurun. İçine doğradığınız soğanları ilave ederek 5 dakika kadar kavurmaya devam edin. Daha sonra yıkadığınız pirinçleri içine koyarak şeffaflaşana kadar kavurun. Malzemenin içine diğer baharatları ilave edin. 2 su bardağı suyu koyarak, malzemenin suyu çekinceye kadar pişirin. İç malzememizi hazırladıktan sonra, dolmalık biberlerin saplarını ve çekirdeklerini ayıklayın. İçlerine fazla sıkıştırmadan hazırladığınız iç harcı doldurun. Her dolmanın üzerine bir parça domates kapatın. Bunları bir fırın tepsisine dizin. İçine kâsenin içinde karıştırdığınız kalan zeytinyağını, tuz ve 2-3 su bardağı suyu gezdirin. Bunu 200 derecede ısıtmış olduğunu fırında pişirin. Arzu ederseniz dolmaların üzerini bir folyoyla örtebilirsiniz. Pişmesine yakın üzerini açıp kızarmalarını sağlayabilirsiniz. Sizlere küçük bir püf noktası da verelim. Tepsinin içine dolmaları ters bir şekilde dizerseniz, içleri daha güzel pişecektir. Pirinçler kıtır olmayacaktır.

Güllaç

Şimdi iftar soframızın tatlı servisi bölümüne geldik. Bu aşamada ağır şerbetli tatlılar yerine, sizleri tok tutacak sütlü ve hafif tatlıları tercih etmelisiniz. Sizlere ramazan ayının vazgeçilmezi olan güllaç tarifini hazırladık. Sizin ve konuklarınızın kan şekerini yükseltmeyecek ve uzun süre tok kalmanızı sağlayacak tatlımızı beğeneceğinizi umuyoruz.

Malzemeler

· Yarım paket güllaç yaprağı (200 gram)

· 1,5 litre süt

· 1,5 su bardağı süt

· 150 gram ceviz

· İsteğe bağlı gül suyu

Yapımı

Sütünüzü şekerle birlikte kaynatın. Kaynadıktan sonra şekerli sütünüz elinizi yakmayacak kıvama kadar soğumalıdır. Çünkü sıcak olursa güllaç yaprakları hamur olabilir. İyice soğursa, yapraklar sütü yeterince emmez. Şimdi güllacı hazırlayacağınız tepsiye güllaç yapraklarını koyarak, her katını sütle ıslatın. Güllaç yapraklarının parlak kısımları üst taraflara gelmelidir. Yaprakların orta kısmına dövülmüş cevizleri yerleştirin. Tatlınız buzdolabında bir saat kadar dinlendikten sonra, üzerine isterseniz gül suyu serpebilirsiniz. Ayrıca güllacın üzerini Antep fıstığı ezmesiyle süsleyebilirsiniz.

Afiyet olsun.

Yaza gelen ramazan aylarında iftar menüleri alışık olduğumuz klasik ramazan yemekleri yerine farklı tatlara da yer vermektedir. Bu sıcak ramazan ayının iftar menüleri sıvı ve enerji kaybını telafi edecek mide dostu gıdalar barındırmalıdır. Uzmanlar sahurda ve iftarda sıcak havaları göz önünde bulundurarak yiyecek ve içecek tercihi yapmamız gerektiğini vurgulamışlardı. Hatta kolesterol, şeker, reflü, yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları olanların çok daha dikkatli olmaları gerektiğini açıklamışlardı. Bu uyarıları göz önünde bulundurarak sahur ve iftar menünüzde neler olmalı araştırdık.

Sahur ve iftar süresinin uzun olması sahuru daha da önemli kılmaktadır. Doğru besin tercihleri enerjinizin düşmesini engeller, yorgunluk hissini en aza indirger, kan şekeri düzensizliği ve metabolizmanın yavaşlamasını ortadan kaldırabilir. Bunların başında birinci dereceden enerji verici karbonhidratlı besinler gelmektedir. Sahurda ekmeklerinizi tam buğday unundan tercih edebilir, iftarda bulgur, pirinç, makarna gibi yiyecekler tüketebilirsiniz. Sindirim şikâyetlerinin arttığı iftar menülerinin vitaminler ve mineraller açısından zengin sebzeli yemeklerden oluşması tavsiye edilmektedir. Aynı zamanda aşırı açlık hissi ile hızlı bir şekilde yeme isteğini bastıracak bir bardak ılık su, çorba ve salata iftar menüsünde yer almalıdır.

İftarlar için hazırlanan şerbetli ve hamurlu tatlılar sıcak yaz günleri için hatalı bir tercihtir çünkü gün içerisinde sıvı tüketme isteğinizi arttıracaktır. Bağışıklık sistemini kuvvetlendiren meyvelerin içeriğinin büyük ölçüde su olması sahurdan iftira kadar geçen süre zarfında sıvı ihtiyacınızı azaltır.

Süt, yoğurt, peynir ve yumurta gibi gıdaları hem sahur hem iftar menüsünden eksik etmeyerek tokluk hissi yaratabilir, metabolizma hızınızın düşmesini engelleyebilirsiniz. Oruçlu olmak demek gün içerisinde yapmanız gereken işleri ertelemenize engel değildir. Hareket etmek kabız oluşumunu engeller ve metabolizmayı hızlandırır. Buna ek olarak fiziksel egzersizler de deneyebilirsiniz. Sizleri terletmeyecek ve susatmayacak tempoda kısa yürüyüşler yaparak iftar süresine kadar olan boş vaktinizi değerlendirebilirsiniz.

Ramazan ayı süresince yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmelidir. Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğün ile, iftardan sonra 1-1.5 saat aralıklarla iki ara öğün şeklinde düzenlenmelidir. Oruç tutanların mutlaka sahur yapmaları sağlığın korunması açısından önemlidir. Sahur yemeğinde süt, yoğurt, peynir gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğün tercih edilmelidir. Ancak gün içerisinde aşırı acıkma problemi olanların midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktiren kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi yemekleri tüketmesi; aşırı yağlı, tuzlu ve ağır yemekler ile unlu gıdalardan uzak durulması uygundur.

İftara peynir, domates, zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle başlanılması, 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi uygundur. Yine enerji veren ancak kan şekerini dengeli bir biçimde yükselten besinler (beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi glisemik indeksi yüksek olan gıdalar yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek veya kepekli makarna gibi posalı besinler) tercih edilmelidir.

Günde ortalama 2- 2,5 litre su içmeye, bununla birlikte enerji verirken sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve suları, soda, sebze suları vd. içmeye özen gösterilmelidir. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü tatlılar (sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlıları tercih edilmelidir.

Yemekleri hızlı yemekten kaçınmalı, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yenilmelidir. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir.

İftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması açısından yararlı olmaktadır. Ramazan ayında yemeklerin pişirme yöntemleri de çok önemlidir. Özellikle ızgara, haşlama ve fırında yapılan yemekler tercih edilmeli, kavrulmuş, tütsülenmiş ve kızartılmış besinlerden uzak durulmalıdır.

Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için, yemeklerde lif oranı yüksek gıdalar (kurubaklagiller, kepekli tahıllar, sebzeler) ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler, ceviz, fındık, badem gibi kuru yemişler tercih edilmelidir.