Songül Karlı bebeğini aldırmış!

Son yıllarda TV programlarına ağırlık verip müzik çalışmalarını askıya alan Songül Karlı, yeni kariyerinde son sürat yola devam ediyor. Önümüzdeki hafta Kanaltürk’te yeni bir programa başlayacak ve format gereği küsleri barıştırıp yardıma ihtiyaç duyanlara el uzatacak olan Karlı’yla buluştuk; yeri kariyerinden ayak fetişizmine, geçirdiği estetik operasyonlardan ev hayatına her şeyi konuştuk.

“Songül Karlı ile Yeniden” için hayırlı olsun diyeyim öncelikle… Nasıl bir program olacak? – Teşekkür ederim. 18 Ağustos itibariyle başlayacağız. Program kapsamında hastasından borçlusuna, evsizinden evlenemeyenine başvuran herkese elimizden geldiğince yardım etmeye çalışacağız. İnsanların dertlerine deva olmaya, mutluluklarını çoğaltmaya uğraşaşacağız. Bunun yanı sıra elbette eğleneceğimiz, güleceğimiz zamanlar da olacak. Senelerce Uğur Aslan ile birlikte program sundunuz, iyi bir ikili olmuştunuz. Neden yola birlikte devam etmediniz? – Bu benim seçimim değildi açıkçası. Fox TV’den ayrıldığımda Uğur’u arayıp “Yola birlikte devam etmeliyiz” dedim. Ama o daha sonra iki farklı program yaptı. Hepimiz kariyerlerimizde daha iyi adımlar atabilmek için yalnız başımıza ilerlemek isteyebiliriz, onun seçimiydi. Dolayısıyla ayrıldık

Aranızda küslük var mı?
Yok, asla! Uğur’u çok severim. Allah onun işini, gücünü her zaman rast getirsin. Can dostumdur. Yarın öbür gün yine birlikte program yapabiliriz.

Moraliniz bozuk olduğunda bunu seyirciye yansıtmaktan çekinmeyen birisiniz, bu durumu avantaj mı yoksa dezavantaj olarak mı görüyorsunuz?
Dezavantaj bence. Yayına çıktığımda eğer moralim bozuksa, bütün olan biteni seyirciyle paylaşıp rahatlamak istiyorum. Evden Metin’le (eşi Metin Yüncü) kavgalı çıktıysam, “Evet biz Metin’le kavga ettik” demek istiyorum. Profesyonel olamıyorum, elimde değil. Ekrana çıkıyorum diye bilirkişi gibi davranamam ki ben! Neyse ki insanlar beni bu şekilde kabul etti.

Evlilik programı yaptığınız dönemde canlı yayında evlenmiştiniz. Peki dargınları barıştıracağınız bu program vesilyesiyle barışmak istediğiniz biri ya da birileri var mı?
Kimseyle bir küslüğüm yok, herkesle barışığım

Size kırgın birileri de mi yok?
Vardır tabii ama ben bilmiyorum. Eğer haberim olursa zaten hemen barışırım çünkü helalliğe çok önem veririm. Ayrıca kimseye gönül koymam, herkesin kendi doğrusuna saygı gösteririm. Artık hayatın başka bir tarafındayım; sürekli yargılayan, egosu yüksek insanlardan değilim. Kediyken aslan gözükenlerden olmak istemiyorum. Herkesi olduğu gibi kabul ediyorum.

Sizi bu noktaya getiren neydi?
Yaklaşık beş, altı yıldır böyleyim. Ama ilkokul dördüncü sınıftayken bile elimden tespih düşmezdi. Bir gün rüyamda melekler bana “Dua bildiğin halde okumuyorsun” dedi. O günden beri her gün tespih çeker, bin tane İhlas okurum. Nefis ve çıkar uğruna birilerinin kalbini kırmaktan da korkarım. Esra Erol Fox TV’ye benim yerime geldi diye kızgın olup olmadığımı çok sordular ama bunu ona Allah nasip etti. Yaşanan şey kişilerle alakalı değil.

2007’den beri sunuculuk yapıyorsunuz. Neden rotanızı televizyona çevirip müzikten koptunuz? Sebep para mıydı? Hayır… Çok samimi bir cevap vereyim; çünkü ben çok tembel bir kadınımın, hırslı değilim. Yayın yaparken, sanatçı kimliğimle orada olduğumu düşünmüyorum, sadece bir konfeksiyoncu gibi işime gidiyorumo kadar. İşim bittikten sonra da eve dönüp yemek yapıyorum. Yani bir sanatçı gibi yaşamıyorum.

Sanatçılar nasıl yaşar?
Dışarı çıkayım, hava atayım, kendimi göstereyim gibi şeyler yapar mesela. İlk çıktığım zamanlarda ben de aynısını yapmıştım, ama bunları aşalı 20 sene oldu. Programla birlikte albüm de çıkarsam benim için çok büyük bir avantaj olur ama az önce söylediğim gibi hırslı değilim işte… Daha geçen gün müzik yönetmenim arayıp “Parçaların hazır, gel oku” dedi, tembellikten gidemiyorum. Sanırım zirve beni korkutuyor.

ERKEK MİLLETİNİ DİNLEYECEK KENDİ BİLDİĞİNİ YAPACAKSIN Tesettüre yakın mısınız?
Aslında 32 yaşımdayken kapanmaya karar vermiştim, ama o sırada televizyonda program yapmaya başladım, olmadı. Daha sonra da kapanacağına daha çok açıldım. Benim için önemli olan kimsenin dedikodusunu yapmadan iyi bir insan olabilmek.

Pişmanlıklarınız var mı?
Zamanında çok büyük kazıklar yedik, aldatıldık, paramızı verdik arkamızdan dedikodumuzu yaptılar. Beni bu noktaya getiren bu yaşanmışlıklar oldu. Yemin ederim bugüne kadar kocam dahil bir erkeğin 1 lirası kursağımdan geçmemiştir. Çalıştığım için zaten gerek duymadım. Şu an bile Metin’den beş kuruş para alamam.

Gece yatarken ve sabah kalktığınızda kocanızla birbirinizin ayaklarını öpermişsiniz. Ayak fetişisti misiniz?
Aynen öyleyiz. Biz birbirine çok saygı duyan, çok iyi anlayan bir çiftiz. Yüz göz olmayız, birbirimizi yargılamayız. Anlatmak istediği bir şey varsa dinlerim, sorduğumda cevap veriyorsa verir, vermiyorsa daha da deşmem. Onun iyi olduğunu bilmek, ilişkimizin iyi olduğunu bilmek bana yeter.

Yeniden anne olmak istiyordunuz, ne oldu? Düşünüyor musunuz hâlâ?
Tekrar anne olmak isteseydim olurdum. Hamile kaldım aslında ama istemedim, aldırdım. Bebeğime çok düşkün olduğum ve her şeyiyle kendim ilgilendiğim için, aynı zorlukları tekrar yaşamaya cesaret edemedim. Ama yine bir kaza kurşunu olursa bu sefer doğururum, belki bir kızımız olur. Adı da Ayşe olur.

rotahaber