SON TV

Mehmet Özhaseki Ankara’ya yönelik projelerini anlattı

AK Parti'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, Kızılay Meydanı'nın yayalaştırılmasına karşı olduğunu belirtti. Kızılay'ın bir kavşak olduğunu belirten Özhaseki, "Yayalaştırma olursa oradaki esnafların hepsi ölür." dedi. NTV yayınında katılan Özhaseki, Ankara'ya yönelik projelerini de paylaştı.

Mehmet Özhaseki Ankara’ya yönelik projelerini anlattı

Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki, NTV ekranlarında yayınlanan ‘Adaylar NTV’de Anlatıyor’ programında Oğuz Haksever, Okan Müderrisoğlu ve Funda Görey’in sorularını yanıtladı.

Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Özhaseki’nin açıklamalarından satır başları;

(AK Parti-MHP yerel seçim işbirliği) İttifak görüşmelerinde 30 büyükşehir üzerinde ilk mutabakat olarak başladığımızda. 2014 seçimlerine giderek MHP’nin kazandığı belediyeleri koruması ve AK Parti’nin kazandığı belediyeleri koruması üzerine mutabakat yapıldı. Karşılıklı iyi niyetle bir takım jestler de yapıldı. Gölbaşı bizdeydi AK Parti’deydi. Burayı MHP’li arkadaşa teslim ettik. Tüm arkadaşlarda aradığımız özellik liyakat ve ehliyetti. Bu işi yapabilecek olup olmadığıydı. 25 ilçe belediye başkan adayı arkadaşımızla yola çıktık. Tek ortak özelliğimiz yerli ve milli olmak. İlkeler koyulunca sonuç almak kolay oluyor.

Seçim sonuçlarını okumak kolay olmayacak.Eskiden ilk ittifak görüşmeleri başladığında herkesteki kanaat şuydu bütün partilerdeki herkes serbest bir şekilde yarışsın. İl Genel Meclisleri’ne bakarak parti oyu belli olur tarzı bir anlayış vardı. Zaman içinde yapılan ittifaklarda en çok Meclis’te oy alan parti kontenjanda çıkardığı için Meclis’lerde öne geçiyor. Bir belediye başkanın rahat çalışabilmesi için Meclis’lerde de elinin rahat olması lazım. Meclis başka partide belediye başkanlığı başka partide bu ara ara çekişmelere, kirli pazarlıklara bazen şehrin faydası olacak bir işi bile bile inadına tersine doğru sürüklemeye gittiğini gördük. Ortak bir kararla beraber liste yapmayı düşündük ve öyle yaptık.

22 yerde AK Partili belediye başkan adayımız var Meclis üyelikleri AK Parti logosuyla girecek, 3 yerde de MHP listesi içinde hem bizim arkadaşlarımız hem de MHP’li arkadaşlarımız belediye meclis üyelikleri için seçime girecekler.

Çok kolay bir süreç değildi. İki tane köklü yapı var. Bunları bir araya getirmek o kadar kolay olmuyor. Bir pazarlığa dayalı olsaydı emin olun ki bu iki köklü yapıyı bir araya getirmek kolay olmazdı.

(Yerel seçimde beka tartışması) Aynı yerden besleniyorlar aynı emir ve direktifleri alıyorlar. Ve istekleri de belli. Türkiye’nin parçalansın ve bölünsün istiyorlar. Güney sınırımızda bir terör devleti olsun istiyorlar. Bunlara ait operasyonların devam ettiği bir ortamda siz beka sorunu yok diyemezsiniz. Ömrümde ilk defa duydum mahrem imamlar, kripto, gaygubet evleri, ablalar abiler, ByLock’lar. Dehşet bir yapı var. Herkes hala bu yapı bir yerlerde var diye herkes tahmin ediyor. Bu operasyonlarda bunun göstergesi.

Kılıçdaroğlu diyor ki “Bu seçimlerde şu kadar büyükşehiri alacağız ve sonrada yeniden parlamenter sisteme gitmek için elimizden geleni yapacağız” Yani sistemi tartışmaya açacağız, yani erken seçim çağrıları yapacağız, sonra biz sistemi yeniden milletin önüne götüreceğiz, yeni bir rejim tartışması. HDP Eşbaşkanı ne dedi “Kürdistan’da biz kazanacağız. Batı’da da Cumhur İttifakı’na kaybettirmek için ne lazımsa yapacağız” yani diyorlar ki burada bir parça var bunun adı Kürdistan, burada Türkiye Cumhuriyeti falan yok burada, biz böleceğiz burayı ve alacağız diyor. Bu tehdit değil mi.

CHP, çok net olarak biz HDP ile işbirliği yapıyoruz diyemiyor, İYİ Parti ile yapıyoruz diyor. Gizli görüşmeler yapıyorlar, resimler çıktığı zaman “Ne var legal bir partiyle görüşüyoruz” tarzı üstü kapatılan açıklamalarda bulunuyorlar. Kandil’in uzantılarını aday olarak gösteriyorlar. Biz bu işbirliğini göre göre beka sorunu, beka sıkıntısı yoktu mu diyelim.

Cumhur İttifakı’nı anlattığımız zaman hiçbir partili seçmenden itiraz gelmiyor. Bizim çukur eylemlerinde yaptığımız mücadele de ihtilalde de millet olarak verdiğimiz mücadelede de bütün millet yanımızdaydı. O zaman da yanımızda partisine gidip oturan ışığı yakan ben ihtilale karşıyım diyen tek insan vardı, Devlet Bahçeli’ydi.

(Ankaralılık tartışmaları) Geride kaldığına inanıyorum. Hiç kimse bana nerede doğdun nerelisin diye sormadı. Hiç kimse şu ana kadar bana “Bu adam işi bilmez, ne yaptı ki bu zaman kadar” demedi, diyemedi. Bu benim için sevindirici birşey. Bunu ilk Kemal Bey dedi, çok da çirkin bir şekilde söyledi. Bu hakikaten bölücülüktür. Ankara’da Çorum, Çankırı, Yozgat nüfusu 1 milyonun üzerinde. İnsanlar buraya bir şekilde gelmiş ben de 17 yaşında öğrenciliğimde geldim. 3 dönemdir de milletvekiliyim. İnsanoğlunun nerede doğacağı Allah’ın takdiri. Öleceğiniz yeri de siz takdir edemezsiniz, Allah’ın takdiri. Siz karar veremezsiniz.

(Katılımcı belediyecilik hedefi) Yaptırdığımız çalışmalarda anketlerde milletimiz belediyelerden neler istiyor, nelerden şikayetçi. Konuyla ilgili bilgim ve birikimim var. Bu konuyla ilgili notlarımı Cumhurbaşkanımıza sunduğumda çok hoşuna gitti.İnsanlar nelerden şikayetçi biliyormusunuz?

1-Belediye yönetimlerinin biraz kapalı olması. Hiç birşeyden haberi olmaması insanları müthiş rahatsız ediyor. 2-Plan tadilatları rahatsız ediyor 3-Kentsel dönüşümle ilgili kuralların oturmaması insanları rahatsız ediyor. 4-İsraf konusu rahatsız ediyor.

Katılımcı yönetimde projeler ortak akılla yapılacak. Oraya katkısı olan herkesin fikrini alıp mutlaka ondan istifade edersiniz. Çok kıymetli üniversitelerimiz var. Çok ciddi kurumlar bunlar. Akademisyenlerimiz var, sivil toplum örgütlerimiz var, şehir dernekleri ve temsilcileri var. Bunları hiçe sayarak işe koyuluyorsanız doğru bir iş yapmış olmazsınız.

Bütün mahallelerde vatandaşlar ne bekliyor öğrenip onlara çare bulmak da katılımcı belediyecilik.

(Melih Gökçek ile ilişkiler) Herkes kendi dönemine ait işleri yapmıştır. Geçmişe çok bakmaktan yana değilim. Melih bey 25 yıl önce işbaşına gelmiş, o günde Ankara’nın şartları çok daha farklı bir ortamda elinden gelen herşeyi yapmış bir arkadaş. Tavrını seversin veya sevmezsiniz ama 25 yıl boyunca koşmuş, gayret etmiş, elinden gelen ne varsa yapmış bir arkadaştır. Melih Bey çok hizmet etmiş bir arkadaştır. 20 yıl boyunca ne yaptıysam onu anlatıyorum, ben kendimi anlatıyorum, kimseyi kastetmiyorum. Melih Bey’in beni desteklediğini zannediyorum. Ankara’nın kötüye gitmesini istemez.

ÇOCUK KÖYÜ PROJESİ

(Projeler) Yaklaşık 30 kişilik bir ekip kurduk. Bunlar şehir plancıları, mimarlar, mühendisler, çok önem verdiğim kültür-sanat danışmanları, sporcular, çocuk psikologları var. Onlarla uzun çalışmalar sonucu 11 tane başlık belirledik. 11 ana başlığın temel esprisi inşaat temelli bir anlayış yok. Ulaşımda nerelere metro götüreceğimiz belli.

Ankara’yı daha yaşanabilir bir kent haline getirecek projeler hazırladığımı düşünüyorum. Ankapark’ın yanında hayvanat bahçesi vardı. Orayı başka yere taşımayı düşünüyorum. Oraya çocuk köyü yapmak istiyorum. Maliyet olarak en düşük proje ama beni heyecanlandırıyor.

Çocukluğumuz sokaklarda geçti hiçbir sorunumuz yoktu. Güven ortamı vardı. Günümüze gelelim. Çocukları dışarıya salamıyoruz. Çocuk geleceğe hazırlanamıyor. Çocuk hareket edemiyor. İnternet ortamında kayboluyor.

Yeşillikler içerisinde çocuğun geleceğe hazırlanmasını sağlayacak herşeyı hazırladık. Bütün meslekleri orada görebilecek. Çocuk bir taraftan oyun oynayacak bir taraftan geleceğe hazırlanacak. Sadece Kanada’da küçük bir örneğini gördük başka yerde görmedik. Çocuklarımızı AVM’lerden internetten kurtaracak bir proje olacak.

(Mansur Yavaş’ın Kızılay projesi) Ulus’ta bir meydan projesi var. Ulus’un yaylaştırma projesi. Kızılay bir kavşak. Kavşakları kesemezsiniz, kaldıramazsınız. Hiçbir şehirde böyle işlek bir kavşağı kesemezsiniz. Kavşak olduğu için meydan olmaya da müsait değil. Taksileri sokmuyorum diyemezsiniz. Güvenpark tarafını yayalaştırarak geniş bir alan yaratabilirsiniz. İlkesel olarak beş dönem aday olmuş biri olarak kimsenin özeline ve şahsıyla ilgili birşey söylemem. Ben Ankara’da aday olduğumda sadece projeler konuşulacağını zannediyordum. Bana projeleri sorun uzun uzun anlatırım çünkü bildiğim ve emek verdiğim konular.

Ben bir kitapçık bastırdım . Burada 11 tane ana başlık 111 tane proje ilçeler bazında neredeyse bin küsür tane proje var. Ben bunun altına imza atıyorum. Bu biraz cesaret ister bu bizim senetimiz. 5 yıl sonra vatandaşımızın bizden hesap sorma imkanı var. Sözü nereden hatırlasın.

(Kentsel dönüşüm) Ülkemiz deprem bölgesinde. Deprem gelmeden hazırlık yapmamız gerekiyor. Ankaramız biraz daha rahat. Marmara’da olabilecek deprem riski Ankara’da gözükmüyor. Daha çok kuzey ilçelerimiz biraz daha riskli gibi görünüyor. Bina stoğumuz çok sağlam değil, tüm Türkiye’de böyle. Daha sağlam konutların yapılması gerçeği var. Ankara’daki yenilenme İstanbul’dan farklı.

15-20 katlı kutu kutu evler yapmayacağız. Kendi medeniyetimizi temsil edecek bir ortamı sağlamaya çalışacağız. Ankara Büyükşehir Meclisi’nde kimse şahsına ait bir plan tadilatı görmeyecek.

Bakanlığım döneminde bir çalışma yaptırdım. Üniversitelerimizle çalıştık, projeler çıkardık. Sonra belediyelerimize dedik ki “20-25 katlı toplu konut yapacağım dediğinizde arsayı paranızla alacaksınız” kardeşim.”Mahalle kültürünü ortaya koyarsanız daha toprağa yakın yatay mimari, bir tarz uygularsanız hazine arazisini size bedavaya vereceğiz” dedik.

Büyükşehir ilçe çekişmelerinde vatandaş zarar görüyor. Gençliğimiz buralarda geçti. Çankaya eskiden en kıymetli yerdi, şimdi en kıymetli yer mi? Altındağ eskiden böyle miydi? Veysel Bey oraya bir değer kattı. Şimdi millet gezmeye Çankaya’ya mı gidiyor Altındağ’a mı gidiyor. Hem Çankaya’da hem de Yenimahalle de iddialıyız.

(Mogan Gölü) Mogan Gölü’nün sıkıntısı dip çamurlarıydı. Canlılık neredeyse ölmek üzere. Bakanlığım döneminde kıt imlkanlarla 100 milyona yakın bütçe hazırladım, Mogan Gölü’nün kurtarmak için. Başlamasaydım 1-2 seneye balçık hale gelecekti. 20 sene sonra yaşayanlar burada eskiden bir göl vardı diyeceklerdi. Bilim adamlarıyla uzun çalışmalar neticesinde dip çamurunu sıyıran bir gemi geldi 2 senedir çalışıyor,tamamlanmak üzere bitmek üzere. Göl rengi dip kazılmasından dolayı biraz farklı olabilir ama 2 seneye canlılık başlayacak.

Kültürden sanattan inanç turizminden istifade edebilirmiyiz? Edebiliriz. Soruyorum muhataplarıma, dinleyenlerime 3 tane müze gezen var mı diyorum 1 kişiye rastladım şimdiye kadar. 72 tane müze var Ankara’da.

KÜLTÜR YOLU PROJESİ

Hazırladığımız Kültür Yolu projesi Ankara için bir ilk. İnsanlar İstanbul’dan gelince ilk uçakla kaçmayacaklar. Ankara’ya gelenin birkaç gününü alacak projeler var.

Biz dersimize çalıştık, Ankara’nın bizden neler beklediğini biliyoruz. Yapacaklarımızı söyledik. Ankara’nın turizmden istifade edebileceği tüm projeleri hazırladık. Burası öğrenci kendi öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir takım imkanları sağlayabildiğimiz gibi , uyanık kütüphaneler gibi 24 saat açık kütüphaneler de hazıladık. Onların spora sanata, kültüre yönelebilmesi için projeler hazıladık. Biz bunları yapabilirsek Ankara çok farklı bir kent olacak.