Muharrem İnce: Biz seçimi aday açıklandığım gün kaybettik
Muharrem İnce, özel bir televizyon kanalında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı adaylık sürecine değinen İnce, Kılıçdaroğlu'nun kendisini kürsüye çağırırken kullandığı hitabı hatırlatarak "Biz seçimi aday açıklandığım gün kaybettik. 'Gel bakalım Muharrem'le kaybettik. Çift başlı görüntü verdik." ifadelerini kullandı

Özel bir televizyon kanalında soruları yanıtlayan Muharrem İnce, dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı adayı açıklandığı gün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisini kürsüye çağırış şeklini eleştiren İnce, “Biz seçimi aday açıklandığım gün kaybettik. ‘Gel bakalım Muharrem’le kaybettik. Çift başlı görüntü verdik. Çift başlı görüntü yaramadı.” dedi. İnce, İstanbul Belediye Başkanlığı adaylığıyla ilgili ise “Parti’nin İstanbul’daki üyesi 259 bin kişinin önüne sandık konulmalıdır, başka hangi arkadaşlarımız bu konuda yarışmak istiyorsa partililer bunu belirlemelidir” dedi.
ÇİFT BAŞLI GÖRÜNTÜ VERDİK
Adaylığının açıklandığı gün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisini kürsüye çağırış şeklinin çift başlılık yarattığını belirten İnce,”Biz seçimi aday açıklandığım gün kaybettik. ‘Gel bakalım Muharrem’le kaybettik. Çift başlı görüntü verdik. Seçimi orada kaybettik biz. Ama yapacağım bir şey yoktu. Çift başlı görüntü yaramadı. İnsanlar bizi daha dirayetli bulabilirdi. Gel bakalım Muharrem’de tuzu biberi oldu” yorumunda bulundu.
İSTANBUL BELEDİYE BAŞKANI ADAYLIĞI
“259 bin kişi yanlış yapamaz. Parti’nin İstanbul’daki üye sayısı. Onların önüne sandık konulmalıdır, başka hangi arkadaşlarımız bu konuda yarışmak istiyorsa partililer bunu belirlemelidir. Böyle bir şey olursa önce parti hareketlenmelidir, parti ayağa kalkar. Ben belirledim bu adayı der, bu ayağa kalkan parti başka partiye oy veren seçmeni de etkileyecektir. Geçmişte bunun örnekleri var; 89’da Sayın Nurettin Sözen tek başına sandığa gitti, tek adaydı ve seçimi kazandı. Böyle bir yapılanmayla seçimin kazanılabileceğini düşünüyorum, önce partinin ayağa kalkması lazım, böyle bir yarış olursa varım. Bunun haricinde bir yarışta yokum. ‘Gel seni aday yapalım’, ben yokum. Partinin tabanını esas alıyorum, ayağa kalmış bir Cumhuriyet Halk Partisi’nin Sinop’a da, Mersin’e de, Trabzon’a da, İzmir’e de İstanbul’dan bu rüzgârın gideceğini biliyorum, düşünüyorum. Küskün seçmenin barışacağını bu şekilde bir başarı hikâyesinin yazılacağını yani İstanbul seçiminin önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı Seçimi için bir prova olduğunu, buradan başlayarak Türkiye’yi ayağa kaldırabileceğimizi, ekonomiyi düzeltebileceğimizi, terörü sonlandırabileceğimizi, çocuklarımızın hayallerini gerçekleştirebileceğimizi, bunu yapabileceğimizi düşünüyorum. Aksi halde ben yokum, partimin kazanması için uğraşacağım o ayrı bir mesele.”