SON TV

Ferhat Kentel o iddiayı doğruladı: Tutuklanmamı başbakan önledi

Prof. Dr. Kentel, bir kaç gün önce ortaya atılan Başbakan Erdoğan’ın müdahalesiyle KCK soruşturmasından tutuklanmaktan son anda kurtulduğu iddiasını doğruladı.

Ferhat Kentel o iddiayı doğruladı: Tutuklanmamı başbakan önledi

Prof. Dr. Ferhat Kentel, bir kaç gün önce ortaya atılan Başbakan Erdoğan’ın müdahalesiyle KCK soruşturmasından tutuklanmaktan son anda kurtulduğu iddiasını doğruladı.

Prof. Dr. Ferhat Kentel, iki yıl önce Başbakan Erdoğan’ın müdahalesiyle tutuklanmaktan son anda kurtulduğu yönündeki iddia için, “Tutuklanacağım söylendi. Başbakan Erdoğan’ın kulağına gitti ve engellendi” sözleri ile teyit etti.

‘CEMAAT OLABİLİR’

Kendisini kimin tutuklatmak istediğini tam olarak bilmediğini söyleyen Kentel, “Fakat bana cemaatçi olabilecekleri söylendi” diye konuştu. Kendisinin konuyu Ali Bayramoğlu’na oradan da kulaktan kulağa Başbakan Erdoğan’a aktarıldığını söyleyen Bayramoğlu, “Olay Başbakan Erdoğan’ın kulağına gidiyor ve engelleniyor” dedi.

KCK’DAN TUTUKLANACAKLARDI

Prof. Dr. Kentel’in anlattığına göre sadece kendisi değil, kendisi ile birlikte aynı operasyonda hedef alınan İstanbul Şehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Yeğen, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Gambetti ve Dr. Nazan Üstündağ’ın da KCK’dan tutuklanmasını Başbakan Erdoğan önlemiş.

BAŞBAKAN ERDOĞAN ÖNLEDİ

İşte Prof. Kentel’in Radikal’den İsmail Saymaz’a tutuklanması ile ilgili olarak anlattıkları:

“İki sene önce bu olay olduğunda, kimin bu işin arkasında olduğunu anlamamıştım. Bana haber yollandı birileri tarafından. İstihbarat birimleri gibi bir yerlerden… Kulaktan kulağa aktarıldı. Ben, Mesut Yeğen, Zeynep Gambetti ve Nazan Üstündağ’ın da aralarında olduğu yedi kişilik bir grubun içeri alınacağı bilgisi geldi. O tarihte KCK denmedi.”

SAĞDA SOLDA KONUŞMAM KURTARDI

Ondan sonra ben bunu sağda solda konuşmaya başladım. Okulda konuştum. Ali Bayramoğlu ile konuştum. Bu bir şekilde Başbakan’ın kulağına gidiyor. Ayrıntıları bilmiyorum. Bu işin böyle olamaması gerektiğine dair birşeyler söyleniyor ve (operasyon) engelleniyor. Bu iddia ciddiymiş ki, bir sürü yerden konfirme edildi. O zamanlar pek anlamamıştım. Hiçbir fikrim yoktu. HDK’nin ilk toplantılarına katılmıştım. Oradan mı, dedim. Sadece yorum yaptım. Ne AKP ’liyim ne PKK ’lıyım. Gerekirse iki tarafı da eleştiren e olumlu taraflarından gören biriyim. Ara rengim. Türkiye’de kutuplaşmaya yaratmaya çalışanlar tarafından ara rengi yok etme operasyonuydu. Arada durmak, imkansız. Ya orada ya burada duracaksınız demeye çağıran bir operasyondu… “

Cemaatçi polisler deniyor ama ben bundan emin değilim. İki kademeli niyetler olabilir. Siz ‘a’ hareketi olarak öyle bir hareket yaparsın ki ‘b‘nin yaptığını düşündürtebilirsiniz. C grubu bile söz konusu olabilir. Fakat bana, ‘Cemaatçi olabilecekleri’ söylendi. ‘Onlar olabilir’, dendi. Hiçbir cemaat, siyasi parti, aidiyetin yüksek olduğu yerler homojen değildir. Cemaat nedir? İçinde Tanzanya’dan Kazakistan’a kadar okullar da var, STV’de ‘Şefkattepe’ gibi saçmasapan diziler de var, ‘Abant Platformu’ gibi demokrasi de ön açmış bir alan da var, dershaneler de… Tabii, istihbaratçısı da. Ama ben toptan bir budur da diyemiyorum. Cemaat çevreleri beni arayıp ‘Bizimle ilgisi yok’ dediler. Espriyle karışık ‘Hala tutuklanmadınız mı?’ gibi muhabbetler oldu. ‘Siz daha iyi bilirsiniz’ dedim.

‘TELEFON KONUŞMALARIMA DİKKAT ETMEYE BAŞLADIM’

Bir anda evyah diyorsunuz. ‘Yapmakta olduğum işleri var, hepsi çuvallayacak’ diyorsunuz. Hazırlık yapmadım ama telefon konuşmalarıma biraz daha dikkat ettim galiba.