‘Mehdilik gayem yok!’
Tahşiye Kumpası davasıyla FETÖ’nün adeta hedef tahtasına oturttuğu Muhammed Doğan hoca, yeni kitabı ‘Reddülevhâm-6 ile Said-i Nursi’nin varisi olmadığına dikkat çekti. Doğan, katıldığı bir tv programında, “Mehdilik gayem yok, amacım Kuran’ın hizmetçiliği” demişti.
Fetullahçı Terör Örgütü’nün kumpas kurduğu Muhammed Doğan hocanın yeni kitabı ‘Reddülevhâm-6: Mutlak Vekil ve Sarıklı Genç’ pek çok tartışmayı da beraberinde getirecek. Risale-i Nur külliyatına yazdığı şerh ve izahlarla dikkat çeken Muhammed Doğan hoca,Tahşiye Kumpası davasında bir numaralı sanık olarak yargılanıp berat etmişti.
VARİSLERİN KULAĞINA KÜPE
Geçtiğimiz günlerde Semendel Yayınları’ndan okurlarıyla buluşan Reddü’l Evham-6 isimli kitapta Bediüzzaman Said Nursi’ye veraset iddiasında bulunanlara seslenen Doğan, verasetiyle ilgili sundukları delillerin asılsız ve sahte olduğuna dikkat çekiyor. Said Nursî’nin vefatından sonra câmia içerisinde kavram kargaşasına neden olan bazı durumlara dikkat çeken Muhammed Doğan hoca kitabında direkt olarak Veraset davasında bulunanları hedef alıyor. Varislerin(!) hâkimiyet ve mal bölüşüm kavgalarına dikkat çekilen kitapta, mahkemelere kadar intikal eden “Mutlak Vekîl ve Mutlak Vâris” meselesi de ele aldı.
VEKALET MÜMKÜN DEĞil!
Risâle-i Nûr’un bir tarikat olmadığına dikkat çekilen kitapta, manevi vekâlet ve verâsetin söz konusu olamayacağının altı çizildi. Ayrıca maddi anlamda ise vekâletin müvekkilin ölümü ile sona erdiği, verâsetin ise mûrisin ancak nesebî yakınları için geçerli olabileceği belirtildi. Akraba olmayan yabancıların varis olamayacaklarına vurgu yapılarak bu iddiaların mahkemeden geri döndüğü husûsuna değinildi.
ANLAŞAMIYORLAR, KAVGA EDİYORLAR!
Kitapta dikkat çeken diğer bir husus ise kendilerini “mutlak vekil ve vâris” olarak lanse edenlerin aralarındaki anlaşmazlık. Kitapta bu kişilerin birbirleriyle sürekli sürtüştüğüne dikkat çekilirken, “Bu şahıslar birbirleriyle belge alışverişinde bulunmuyor, nüsha farklarını kaldırarak tek bir Risâle-i Nûr Külliyatı meydana getirmek için çalışmıyor, çok cihetlerle birbiriyle çelişen vekâletnamelerin yer aldığı Lâhika Mektûblarının ya Üstadlarının hasta olup kontrol melekesini kaybettiği bir sırada ve vefatından 8-10 sene sonra kontrolsüz bir şekilde basıldı” denilerek yaşananlara kesin bir itiraz yükseliyor.
MEHDİLİK GAYEM YOK!
Muhammed Doğan katıldığı bi tv programında önemli mesajlar vermişti. Doğan, “Benim diyeceğim bize isnat edilen bazı şeyler vardır. Ben evvela şunu ifade edeyim, benim davamda kutubluk, gavslık, mücdehitlik, imamlık, bir büyüklük, bir velilik, bir kutubluk davam yoktur. Kim bu davayı bana isnad ederse hakkımı helal etmem. Benim bir tek davam var, Kuran’ın hizmetçiliğidir. Ben hizmetçiyim. Bunun dışında bir şey kabul etmiyorum. Biz herhangi bir kutbiyet, gavsiyet, mehdiyet, makam, şöhret, rütbe değil. Bizim gayemiz bütün insanları kurtarmaktır” ifadeleri kullandı.