Son yıllarda ülkeler arasında meydan savaşları artık siber savaşlara dönüştü. Meydan savaşı yapılsa dahi kullanılan elektronik sistemlerin ön planda olması, askeri silahlar, savunma sistemleri, ileri teknolojili savaş uçakları ve insansız hava araçlarının uydular üzerinden kontrol edilmesi Siber güvenliğin önemini her geçen gün artırıyor. İnsanların siber dünyayla olan yakın ilişkisini İstihbarat örgütleri de es geçmiyor. Herkesin kişisel güvenliğinin adeta bir tehdit haline dönüştürün siber dünyaya yönelik istihbarat örgütleri de bilgi toplama ve takip gibi konularda ön planda olmak için sürekli yatırım yapıyor. Bu konuda Milli İstihbarat Teşkilatı da dönüşüme girdi. Bünyesinde Güvenlik Tahkikat, İstihbarata Karşı Koyma, Dış Operasyonlar, Terörle Mücadele ve Sinyal İstihbaratı Başkanlığı birimlerini barındıran Milli İstihbarat Teşkilatı daha önce Elektronik ve Teknik İstihbarat Başkanlığı birimini daha da güçlendirip Siber İstihbarat Başkanlığına dönüştürdü.
ULUSAL GÜVENLİK ÖN PLANDA
Siber İstihbarat Başkanlığı’nın görev tanımı Milli İstihbarat Teşkilatı kanunu ile verilen görevlerin yerine getirilmesi amacıyla her türlü teknik istihbarat usul araç ve sistemlerini kullanmak suretiyle teknik faaliyetler yürütmek, bilgi, belge, haber ve veri toplamak, kaydetmek ve analiz etmek olarak belirlendi. Başkanlık, devlet kurumlarına ait siteler çalışamaz hale getirilmesi, milyonlarca insanın adres, telefon, sağlık verilerinin elde edilmesi ve kritik kurumlardan devlet sırrı niteliğinde belgelerin korunmasını da sağlayacak. Siber casusluk, ulusal güvenliğe yönelik siber tehditler ve siber savunma gibi konularda pek çok kritik görevler üstlenecek birim, terör örgütlerinin kripto iletişim, şifreli mesajlaşma uygulamaları gibi programların tespiti ve ele geçirilmesi konusunda da çalışmalar yapacak.
BİRİM EN SON “GARSON” VERİLERİNİ ÇÖZDÜ
Siber İstihbarat Başkanlığı FETÖ’nün Emniyet Teşkilatı Mahrem Yapılanması’nın başındaki isimlerin sekreteryasında görev alan “Garson” kod adlı gizli tanığın 2017’de teslim ettiği bir cep telefonu ve 2 SD kartın açılamayan şifreli bölümlerini çözmüştü. 6 yıl süren çalışmaların ardından SD karttaki tüm şifreler çözülerek verileri deşifre eden MİT, SD kartlardan örgütün 55 bin farklı dosya halinde tuttuğu 2000 ile 2016 yılları arasındaki 16 yıllık dev arşivini ele geçirmişti.
DIŞ İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİNİN OYUNLARI BOZULACAK
Siber İstihbarat Başkanlığı dış istihbarat örgütlerinin Türkiye’deki faaliyetlerini de engelleme konusunda önemli çalışmalar yapacak. Bunun en önemli örneği ise SABAH Gazetesi’nden Abdurrahman Şimşek’ın gündeme taşıdığı Milli İstihbarat Teşkilatı’nın İstanbul’da MOSSAD’a karşı yaptığı operasyon oldu. MİT’in Ortadoğu ülkelerinden sorumlu 10 ayrı ekibinden oluşan İstihbarata Karşı Koyma (İKK) saha ajanları, Mossad tarafından uzaktan çevrimiçi yönlendirme tekniği kullanılarak Türkiye’de yaşayan yabancılara yönelik istihbari haber alma, GPS cihazı ile araç takibi, adrese dayalı Wi-Fi cihazların belirlenerek şifrelerinin kırılması ve ikametgah adreslerinin tespit etmeye çalıştı. MİT, İsrail Gizli Servisinin ülkemize yönelik gerçekleştirdiği haber alma faaliyetlerini aylarca adım adım takip ettikten sonra 7 kişiyi yakaladı. Zanlılar sorgulandın Mossad’a çalıştıklarını tek tek itiraf etti. Siber İstihbarat Başkanlığı birimleri ayrıca İsrail devletinin Tel Aviv merkezli aralarında Ortadoğulu birçok ülke vatandaşından oluşan uzaktan çevrimiçi operasyon ekibi kurarak, biyografik istihbari bilgi toplama, teknik bazda konum ve gerçek İP adreslerinin elde edilmesini sağlamak için Arapça başta olmak üzere farklı dilde çoklu yayın yapan sahte internet haber siteleri dahi kurduğu saptandı.
KAYNAK : SABAH