Türkiye ve Rusya’nın derinden ve sessiz operasyonu: ABD Hazine Tahvilleri’nin tasfiyesi

SON TV ÖZEL ANALİZ – Genel olarak herkes uzun süredir küresel düzeyde bir Kur Savaşının ve ardından bir Ticaret Savaşı’nın yaşandığı konusunda hemfikir olsa da çoğunluk ABD’nin bu savaşta yalnızlaştığı ve sıkıştığı hususunu şüpheyle karşılamaktadır. Oysa dünya yeniden dönüşüyor, başta parasal sistem olmak üzere ABD hegemonyasına yönelik devrimci tepkiler devletler düzeyinde kabul görmeye başlıyor.

TÜRKİYE VE RUSYA…

Türkiye ve Rusya bir süredir tüm dengeleri değiştirecek bir finansal operasyonun taşlarını döşüyor. Amerikan finans çevrelerini teyakkuza sevk eden bu operasyonun diğer ülkeler nezdinde de kabul görmeye başlaması… Bu analizi ABD karşıtı kaynaklara dayanarak değil, bizzat ABD’nin merkezinden, dünya finans çevrelerinin en çok takip ettiği Zerohedge’den alıntılar yaparak gerçekleştireceğiz:

Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, patlayan kur krizi ortamında Rusya ve Türkiye’nin doları alt etmek için Ruble ve TL’yi kullanarak doğrudan kendi aralarında ticaret yaparak doları alt edebileceklerini söylüyor.

Ulusal para birimlerinin çift taraflı ticaret işlemlerinde kullanılması hususunun Rusya tarafından uzun süredir ve sürekli olarak değişik düzeylerde (en üst düzey dahil) gündeme getirildiğini söyleyen Peskov, “Bunun çift taraflı ticaret ve ekonomi ilişkilerinde ve Rusya-Türkiye görüşmelerinde defalarca konuşulduğunu” belirtiyor.

Bu arada kur ve ticaret savaşları tam gaz devam ediyor. ABD’nin yaptırımları ve örtülü finansal operasyonlarından sonra hem TL’de hem de Ruble’de değer kayıpları yaşandı hiç sürpriz olmayan bir şekilde…

Aşağıdaki grafiklerde bu açıkça görülüyor:

Ruble’nin yaptırımlar sonrası serencamı da şöyle:

“ÇİN BU İŞLEMİ YAPSA NE OLURDU?”

ABD’nin Türkiye ve Rusya’ya yönelik (aynı zamanda Çin ve İran’a da elbette) bu finansal saldırılarının altında yatan başka bir şeyler olmalıdır. Geçtiğimiz ay, Rusya’nın elindeki ABD Hazine Tahvillerinin büyük bölümünü tasfiye ettiğini, Yuan cinsinden petrol vadeli işlemlerine başlanıldığını gözlemleyenler, ticaret savaşlarının geldiği boyuta şahit oldular. Rusya’nın Amerikan tahvillerini elinden çıkarması, Çin bu işlemi yapsa “ne olurdu”nun bir tür provası gibiydi.

RUSYA, TÜRKİYE İÇİN YOLU AÇMIŞ OLDU

Sonuç olarak, Rusya henüz Çin için olmasa da Türkiye için yolu açmış oldu.  Türkiye, Putin’in “dolardan uzaklaşıp çeşitlendirme yapma” adımlarının izlerini takip etmeye başladı ve “30 milyar dolar” ABD Hazine tahvili tutanlara verilen “major holder” (başlıca tahvil taşıyan) sınıfında kalmanın sınırına kadar elindeki tahvilleri tasfiye etti.

ABD kabaca söylersek başka ülkelere çok düşük faizli kağıt vererek mal ve hizmet satın alıyor. ABD doları sıfır faizli bir bono, ABD Hazine tahvilleri de çok düşük faizli birer bonodur. Şimdi Türkiye ve Rusya’nın başını çektiği ABD Hazine Tahvillerini azaltma politikasının ABD açısından büyük bir riski tetikleyecek nitelikte olabileceği konuşulmaya başlanmış durumda…

YÜZDE 52 AZALMIŞ

ABD Hazinesi’ne göre, Türkiye’nin elinde tuttuğu Amerikan Hazine tahvil, bono ve senetlerinin tutarı 2017 yıl sonundan bu yana %52 oranında azalmıştır. Söz konusu kağıtların toplam tutarı Kasım 2016’da 61,2 milyar dolar ile en yüksek seviyesine ulaşmış, Mayıs 2018’de 32,6 milyar dolara, Haziran 2018’de de 28,6 milyar dolara inmiştir. Aşağıdaki grafikten de Türkiye’nin elindeki Amerikan tahvillerinin 2016 Kasımından 2018 Haziranına kadar sert bir düşüşle (%52 oranında) 61,2 milyardan 28,8 milyara gerilediği görülmektedir. Yine aynı grafikten 2014 ortalarında söz konusu tahvillerin tarihi zirve yaptığı ve Türkiye’nin 80 milyar doların üzerinde bir tutara sahip olduğu anlaşılmaktadır. 2014 ortalarından bugüne bakıldığında Amerikan tahvillerinin tasfiyesi çok daha dramatik bir azalma göstermektedir.

Bu arada, bir önceki yıl içinde ABD’ye en yüksek 10 yabancı kreditör olduktan sonra geçen ay listeden düşen Rusya, elindeki ABD Hazine tahvillerinin 11 yılın en düşük seviyesi olan 14,9 milyar dolar seviyesinde kalmasını sağladı. Aşağıdaki grafikte Rusya’nın elindeki Amerikan Hazine tahvillerini çok sert bir şekilde elinden çıkardığı ve çok düşük seviyelere çektiği görülmektedir. Rusya da ABD Hazine tahvillerinin “major holder” yani üst düzey hazine tahvili sahiplerinden biri değildir artık.

Belirtmek gerekir ki, hem Türkiye hem de Rusya’nın ellerindeki Amerikan Hazine Tahvillerini boşaltmaları ABD’nin her iki ülkeye yönelik yaptırımları ve koyduğu tarifelerden çok önce gerçekleşmiştir. Türkiye ve Rusya, ya bugünleri öngörmüş ya da planlı bir örtülü finansal strateji izlemişlerdir.

Bu arada Türkiye’nin Amerikan tahvillerini tasfiyesi Temmuz ve Ağustos aylarında da devam etmiştir.

Türkiye ve Rusya’nın derinden ve sessizce yürüttüğü bu stratejinin Haziran ayından sert satışları tetiklediği ileri sürülmektedir. Haziran 2018’de bazı ülke resmi kuruluşlarının (merkez bankaları ve resmi fon yöneticilerinin) ve özel sektör yatırımcılarının 48,6 milyar dolar tutarında Amerikan Hazine Tahvili sattığı görülmektedir. Ekim 2016’dan bu yana en yüksek aylık satış rakamını ifade etmektedir bu! Aşağıdaki grafikte yabancı ülkelerin ABD Hazine Tahvillerindeki aylık pozisyon değişimleri gösterilmektedir.

Zerohedge’in deyişle “anti-ABD eksen” önce Rusya’nın ve ardında da Türkiye’nin bu operasyonuyla birlikte daha da konsolide olmaya başlamıştır. ABD finans çevrelerini düşündüren soru şudur: Ne zaman ve hangi koşullar altında Çin (ve de diğer ülkeler) sembolik de olsa ABD Hazine tahvillerini ellerinden çıkarma akımına katılacaklardır?

Çin’in elindeki ABD Hazine Tahvilleri sembolik bir azalma göstermektedir: Toplam 1.183 milyar dolardan 1.178,7 milyar dolara gerilemiştir.

Bir sürpriz Japonya’dan gelmiştir: Japonya 18,4 milyar dolarlık ABD Hazine tahvilini satmıştır. Japonya’nın elinde tuttuğu söz konusu tahvil tutarı 1048,8 milyar dolardan 1030,4 milyar dolara gerilemiştir.

Ve Almanya da bu kervana katılanlardan: Almanlar da söz konusu tahvillerini 78,3 milyar dolardan 71,2 milyar dolara indirmiştir.

Bakalım bu süreç nereye varacak…