SON TV

ABD’nin Suriye operasyonu büyük trajedidir

Suriye’de 3 yıldır süren katliamlar bize Bosna’yı hatırlatmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta gerçekleşen kimyasal silah saldırısı sonucunda hayatını kaybeden çocukların görüntüleri eşliğinde dünya ABD’nin Suriye’ye yapacağı askeri operasyonu tartışmaya başladı.

Operasyon nasıl yapılacak? Bosna gibi 20 gün ya da Kosova gibi 78 gün rejimi bitirmeye yönelik bir operasyon mu, yoksa sadece Beşşar Esed’in ve muhalefetin kulağını çekmeye yönelik bir operasyon mu?

Herkes bunu merak edip, yorumlar yapmaya başladı. İngiltere, avam kamarasından izin alamadı. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’nın Le Monde gazetesine verdiği demeç te; “Şam’ın kimyasal katliamı cezasız kalamaz fakat Suriye’yi özgürleştirmeyi veya diktatörü devirmeyi hedefleyecek uluslararası bir müdahaleye taraf değiliz” sözleri ile ABD’nin sadece askeri alan ve binaların bombalanmasını ima etmesi Suriye’de rejimi asla hedef almayan bir operasyon olacağı kesinleşmiştir. Bundan sonra ne olur? Beşşar Esed’in 100 bin Müslüman Suriye halkını katletmesi büyük bir trajedidir. ABD’nin İslam toprağına operasyon yapması daha büyük bir trajedidir.

Türkiye’de, Suriye’de yaşanan katliamlar sürecinde maalesef İslamcı medya ve sivil toplum kuruluşlarımız çok büyük fikir ayrılığına düştüler. Hatta AK Parti camiası bile kendi içinde çok büyük fikir ayrılığı yaşadı. Son günlerde İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği’ni yüksek sesle eleştirmeye başladık. Bu eleştiri aslında çok geç kalmıştı ama bu kez ateş yanı başımızda olduğundan İslam ülkelerinde yaşanan siyasi fikir ayrılıkları bizi daha yakından ilgilendiriyor.

Bosna’da yaşanan katliamlar karşısında İngiltere, ABD, Fransa ve Almanya geç de olsa Bosna’ya operasyon gerçekleştirmiş ve Yugoslavya darmadağın olmuştu. Boşnak lider Aliya İzzetbegoviç, ABD’nin Bosna’da akan kanı durdurması için Bosna topraklarına davet etmesi, Türkiye İslamcılarını ve İran siyasetçilerini asla rahatsız etmemişti. Allah aşkına bugün Suriye’de yaşanan katliamların Bosna’da yaşananlardan ne farkı var?

Suriye direnişi ve muhalefeti, ABD ve yabancı askerlerin hiçbir zaman Suriye’ye müdahalesini istemedi. Müslüman Kardeşler lideri hala Amerika’nın kendi menfaati için bölgeye geleceğini söylüyor.

12 ay evvel ABD Başkanı Barack Obama, Dışişleri Bakanı John Kerry ve ABD Ankara Büyükelçisi Francis Riccardone’nin “Biz Suriye’de Beşşar Esed sonrasında İslamcılar ve Müslüman Kardeşler’in iktidara gelmesinden endişeliyiz” sözlerini unutmayalım.

ABD yapacağı operasyonla Beşşar Esed’e sadece bir ikaz da bulunmaktadır. Suriye muhalefetinden ise artık bir Hamid Karzai çıkarmanızın zamanı geçiyor demektedir.

ABD’nin Suriye’de yapacağı operasyon rejimi değiştirmeye yönelik değil, sadece kimyasal silah kullanan ülkelere müdahale etme yetkisinin elinde olduğunu tescillemiş olacaktır.

ABD, Rusya ve İsrail; Suriye’nin ikiye bölünmesi sürecini bu operasyon ile pekiştirmiş olacaktır. Bir müddet uçakların uçuşu engellenmiş olacak ve karada şehir savaşı başlayarak, Batı’da Nusayri Doğu’da Sünni bir coğrafi pozisyon algısı oluşturarak, Irak modeli bir Suriye sürecinin oluşumuna katkı sağlayacaktır.

Sonuç olarak Suud, BAE, Kuveyt, Katar, İran, Rusya, ABD ve İngiltere gibi ülkelerin bölgede ulusal çıkarları, jeopolitik menfaatleri hayati derecede önemlidir. İnanç ve ahlak merkezli siyaset reel politika karşısında hiçbir değere sahip değildir. Libya’da, Fransa’nın operasyonu, Suriye’de ABD’nin operasyonu büyük bir trajedidir ama bu trajedilerin yaşanmasına sebep olan diktatör ve zalim liderlerin İslam ülkelerinde hala yaşıyor olması da daha acı bir durumdur