Kadın adaylar

Her seçim öncesinde kadın adaylar, daha doğrusu kadınlar gündeme gelir. Sonuç, elde var sıfır olur.

Yerel seçimlere az zaman kaldı yine gündemdeler. Neden? Nüfusun yarısı kadın da ondan. Yani oy kullanacakların yarısı. M. Kemal bunlar için ne diyor: Nüfusun yarısı zincirle toprağa bağlı olsun, o ülke semalara yükselsin. Tarih böyle bir şey kaydetmemiştir.

Partiler de böyle. Yarısını zincirle bağlamışlar, yükselmeye çalışıyorlar. Açık söylemek gerekirse kadına en çok değer veren iki parti var, AKP ve BDP. İkisi de bekledikleri oyu alabiliyorlar. MHP’de zaten esamaleri okunmuyor. Meral Akşener’den başka kadın tanımıyorlar. CHP ise, yeri geldiğinde kadın der onları sokağa sürer, göreve getir dediniz mi, ozanın dediği gibi, yerleri sofrada öküzden sonradır.

Parti önderlerine bakınız. Eşiyle meydan meydan, köy köy gezen önder kimdir, Recep Tayip Erdoğan. Atatürk’ten geçinen parti CHP’ye bakınız önder eşi ortada yok. Önceki önderin de eşi yoktu. Bu partide sadece rahmetli Ecevit eşiyle dolaşırdı ve o yüzden oy alırdı.

İşin tuhaf yanı, sol’dan geçinen partilerin hepsinde durum böyledir. Sözde bunlarda eşitlik temel ilkedir. Eşitlik deyince akla elbet kadın erkek eşitliği gelir.
Türkiye’de ilk kadın belediye başkanı Midyat’ta sağ parti DP’den, ilk başbakan sağ parti DYP’den çıktı. İlk kadın vali sağ ve de İslamcı kimliği ağır basan ANAP tarafından atandı. İkinci kadın valiyi yine İslamcı kimlikli AKP atadı. Gönül ister ki valilerin eşik değer olan % 30’u kadın olsun, en az 81’in 25’i olmalıdır. İlk kadın bakanı gerici darbeciler (1971) atadı.

Demem o ki, kadına değer vermeyen olarak bilinen sağ-muhafazakar partiler gerçek değeri veriyor. Türkiye’de sağın oy yüksekliğinin bir nedeni bu olmalı diye düşünüyorum.

CHP Atatürk’ün partisiyim diye övünür, tüzüğüne kadın kotası korlar ama, makam türü yerlerde yok sayılırlar. Ben onların samimi olduklarına inanmam için 2014 yerel seçimlerinde belediye başkan ve meclis üyelerinin en az % 25’ni kadın aday göstermesi gerekir. Bu parti sadece kadınlara değil gençlere de böyledir. Seçimler geldi mi, ne kadar gedikli ihtiyar varsa aday olur. Sonuçta CHP’de kadın da genç de yok denecek kadar azdır.

Bu konularda en ciddi parti BDP’dir. Türkiye’de 26 kadın belediye başkanı var bunun 16’sı BDP’den. Bu ayıp yetmez mi? Hele Atatürk ticareti yapan partiye. Yazar Deniz Sipahi, “Nurgül Uçar’ın 83 yılda CHP’nin İzmir’deki tek belediye başkanı olması bir çelişki, bir zafiyet, bir siyasi hata değil mi?” diyor (Hürriyet Ege,21. 08. 13). Hem de nasıl zafiyet, nasil hata, tarifi mümkün değil. O İzmir ki CHP’nin kalesi kabul edilir. Böyle bilindiği için son on yılda neler yitirdi neler. Bakalım 2014’te ne olacak!
İzmir’li kadınlar direnmelidir. Gezi’de direnen İzmirli kadınlar burada neden yoklar. Çanak çömlek çalmakla bu iş olmuyor. Buyurun göreve, adınız yok değil var osun.
1930’dan bu yana yaklaşık 30 bin belediye başkanı seçilmiş Türkiye’de. Bunun sadece 79’u kadın. Şu hale bakın. Atatürk Cumhuriyet’i böyle mi olmalı. İzmir’de CHP 83 yılda sadece bir başkan çıkarmış. O da Seyrek Belde Başkanı. Cumhuriyet’in başkenti Ankara kadın başkan görmemiş.
BDP olmasa kadının adı yok yerel yönetimlerde. Utanç tablosu. BDP kadın hareketine lafla değil eylemle katılıyor. Kutlamak gerekir. Bu parti milletvekillerinde de kadına yer veriyor. Partili kadın vekillerinin her biri deve dişi gibi.

2010’da Anayasa değişikliği yapıldı. Burada kadınlara ve çocuklara olumlu ayrımcılık ya da kayırmacı ayrımcılık maddesi vardı. Bu kadar yıl geçti, henüz gereği yapılmadı. Aile bakanlığının korumacı işleri dışında gelişme olmadı. Asıl olan kadınları yönetimde ve siyasette karar alıcı yerlerde görmek olmalıdır. Sen varsın ama yönetici biz oluruz erkek zihniyeti yıkılmalıdır.

Diyanet İşleri eski Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, kendisiyle yapılan söyleşide bakın neler söylüyor (Star Eki, 25. 08. 2013): “Kadın nüfus yüzde elli. Biz kadınları yok sayarak, artık emekliliği gelmiş erkeklerle yetinen bir Müslüman cemaatle bu yüz yılda ayakta duramayız”
M. Kemal’in söylediğinin aynısı. Nüfusun yüzde ellisi arkada ise o iş yürümez. Başkan döneminde kadın müftü yardımcıları atandığını ve kadın Diyanet İşleri Başkanı olabileceğini söylüyor. Bana göre milletvekillerinin, bakanların, müsteşarların, genel müdürlerin, rektörlerin vd üst yöneticilerin en az % 30’u kadın olmadıkça ne Avrupalı olabiliriz ne de semalara yükselebiliriz. Kadınlar daha çok ikincil görevlere getirilerek yetinilmeye çalışılıyor. Asıl hakaret burada yapılıyor.

Önümüzdeki seçimler bir zihniyet sınavıdır. Emekliliği gelmiş erkek tayfasıyla nereye kadar gideceğiz, göreceğiz.
Ey kadınlar! Ey kendini Atatürkçüyüm deyip yollara dökülenler! Elinize fırsat geçti. Kart erkeklerin partisi CHP’den başlayarak bütün partiler için eylem yapınız. BDP’yi örnek alınız. Öyle kullanılmak yok. Tencere tava çalmayı biraz da olabilecek ciddi iş için yapınız. Kullanıldığınız yeter. Hala zincirle toprağa kayaya bağlısınız M. Kemal’in dediği gibi; siz gerçeğin farkında değilsiniz.