SON TV

Eğitim Raporu

Eğitim her işin başıdır, der dururuz. Doğrudur da. Sonra sağlık gelir. Daha doğrusu ikisi eşit derecede önemli. O nedenle sağlık ve eğitim hakkı en temel insan hakkıdır. Diğer hakların kullanılması bu iki hakkın kullanılmasıyla koşut büyür.
Türkiye iki temel hakta da epey yol aldı. Sağlık hizmetlerinin halka ulaşmasında müthiş gelişme var. Sağlıkta dönüşüm projesi başarılı bir şekilde uygulanıyor. Tıp eğitim ve öğretimi Batı ülkelerinden geri değildir. Daha iyiye gitmeyi bekliyoruz. Sonuçta insanlarımızın ömürleri uzadı.
Eğitimde durum nasıl? Karamsar insanlarımız çok. Onlara sorarsanız sağlıktan kötüdür. Ben kendimi iyimserlerden yana korum. Bir şeye kötü derseniz kötü olur. Ben bu anlayıştayım. Kaldı ki, Türkiye burada da çok büyük başarı sağladı. Yeminli iktidar düşmanlarına göre zaten her şey kötü. Onlara söz anlatmak çok zor.
Bakınız, Türk halkı Cumhuriyet ilan edildiğinde, elifi mertek sanacak cinsten cahildi. Okur yazar olanlar kentlerde vardı. Okur yazar olmak önemli ayrıcalıktı. Bu yüzden olsa gerek, ceza mahkemelerinde davalıya ve davacıya ilk sorulan soru, okur-yazar olup olmadığıdır.
Bundan 20 yıl önce Asliye Ceza Mahkemesi’nde bir davam vardı. Hakim, okur yazar mısın? Dedi. Sonra mesleğimi sordu. Profesör öğretim üyesi dedim. Duruşma sonrasında tutanağı aldım, yargıç aynen şöyle yazmış:”Okur yazar profesör”. Yanımda bulunan profesör arkadaşlara şöyle demiştim: “Bravo hakime profesörlerden okur-yazar olmayanların olduğunu biliyor”
Geçen hafta Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden sekiz profesörün Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmalarını izledim. Hakim Bey hiç üşenmeden hepsine okur yazar olup olmadıklarını sordu, profesör yazmayı da unutmadı. Demek ki dedim, yirmi yılda durum değişmemiş. Okur-yazar olmak hala önemini koruyor.
OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) yıllık rapor hazırlamış ve raporda, Türkiye için kötü tablo ortaya koymuş (Taraf, 27. 06. 13). OECD ülkeleri içinde durum kötü olabilir. Daha doğru değerlendirme için geçmişe bakmak gerekir. Koca bir imparatorluk yaşayan insanlarımız okuyup yazmayla hemen hemen hiç karşılaşmamış. Üstelik ihtiyaç da duymamış. Onlar için yaşamak savaş olmuştur. Azi,z Nesin, “Çalışmaktan yaşayamadım” der bir yazısında. Halk da o dönemde savaşmaktan yaşamamış. Elde silah yaban ellerde koşmuş.
Tanzimatla birlikte okuma yazma ihtiyaç haline gelmiş. Sonunda Cumhuriyet’e gelmişiz. Cumhuriyet sıfıra yakın okuryazarını okuryazar yapmak için çeşit çeşit okullar açmış, acele etmiş. Değişik kaynaklardan öğretmen yetiştirmiş. Bir de, eğitimde sonuç almak yıllar isteyen bir iştir. Sağlıkta bile anında sonuç alınır. İlacı verirsiniz, birkaç gün içinde iyileşmeyi görürsünüz. Eğitim öyle değil.
Raporda iyi yanımız da varmış. Örneğin, 15-19 yaş grubunun 2001’de okula yazılma oranı % 30 iken, 2011’de oran 64 olmuş. 5-14 yaş grubunda oran % 95 imiş. Bu sayılar çok sevindiricidir. Dolayısıyla moralimizi bozmayalım; olumsuz olmayalım; hedefimiz daha iyi olmaktır. Dünya İnsani Gelişmişlik indeksinde 90. sıralardayız. Ekonomik büyüklükte 16. olan ülkemiz için durum çok vahim. Bu kötü sırayı ancak eğitimle değiştirebiliriz.
Üniversiteler için de durum aynı. Üniversite öğretim düzeylerinde eşitsizlik insan boyunu aşıyor. Ancak, o da elbet düzelecektir; acele etmemiz gerekiyor. Kontenjan 900 bini geçti. Kanımca 15-20 yıl sonra Türkiye eğitim düzeyi epeyce yükselmiş olacaktır. Bu olumlu gelişme hepimizi mutlu eder.
Mesleki eğitimde geri kalmış durumdayız. Sanayileşme gelişiyor. Dolayısıyla sanayide çalışacak eğitimli ara elemana gereksinme büyük. Meslek Yüksekokulları bu bağlamda çok önemli. Ancak, şu anda, en yetersiz eğitim bu okullarda var. Bunun için bazı MYO’ları kapatılmalıdır. YÖK’e büyük iş düşüyor.
Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkması da devrim sayılır. Cumhuriyet gibi aceleci olmalıyız; umutsuzlukla bir yere gidemeyiz.

YAZARIN SON YAZILARI
AYM-ASKER YEMEĞİ - 4 Ocak 2014
Mehmet Akif Ersoy - 25 Aralık 2013
Fişleme ve MGK - 12 Aralık 2013
MGK Kararı - 2 Aralık 2013
Yeniden Dershane - 21 Kasım 2013
YÖK 32 Yaşında - 11 Kasım 2013
Cumhuriyet - 2 Kasım 2013
Yeni Diyarbakır - 22 Ekim 2013
İslam ve Terör - 4 Ekim 2013